Benim bugünkü ‘engelli’ engelsiz konuğum ve şeref misafirim AK Parti İstanbul Milletvekili Avukat Serkan Bayram olacak… O nedenle ben bugünkü yazıma, bilmeyen-tanımayan sevgili okurlarıma bu sevgi ve saygıdeğer konuğumu tanıtarak başlamak istiyorum:
1974 yılında Erzincan’ın Refahiye İlçesinin bir ‘dağ’ köyünde ve çiftçi bir ailenin evladı olarak dünyaya teşrif eden Serkan Bayram; henüz bir yaşında iken ailesinin götürdüğü buğday tarlasında çıkan bir yangında ellerinin ikisini birden kaybettiği gibi, yüzü ve bedeninin de büyük bir bölümü yanmış, dolayısıyla da bir yangınzede hâline gelmiş!
Yani, buğday tarlasında çıkan bir yangında tutuşan beşiğinin içinde ve henüz bir yaşında iken vücudunda oluşan ağır yanıklar nedeniyle ‘ve merkep üzerinde’ ilçesinin hastanesine taşınan Serkan Bayram; girdiği hastanenin yoğun bakım ünitesinden tam 41 gün sonra ama iki ellerini birden kaybetmiş ve yanan bedeninin büyük bir bölümüne yanık tedavisi görerek çıkmış... Ve Serkan Bey bütün çabalara rağmen ellerinin ikisini birden kaybetse ve vücudunun büyük bir bölümü yangından zarar görse de, sarsılmaz inancı-imanı ve büyük azmi sayesinde hayata küsmediği gibi Allah’ın (c.c) ipine sımsıkı sarılmış ve ilkokulunu doğduğu köyde, orta ve liseyi İstanbul da bitirmiş. Çok sevdiği bir meslek olan ‘hâkimlik’ mesleğine geçebilmek maksadıyla girdiği ÖSS de 496 gibi yüksek bir puan alarak İstanbul Üniversitesi/Hukuk Fakültesi’nde okumaya hak kazanmış… Girdiği Hukuk Fakültesini de başarıyla bitirdikten sonra Marmara Üniversitesi’nde yüksek lisansını tamamlayan ve açılan hâkimlik sınavına giren Bayram, yazılı sınavını da başarıyla vermesine, yani yazılı sınavda yüksek bir puan almasına rağmen, Hâkimler ve Savcılar Kanunu’nun ‘vücut bozukluğuna ilişkin maddenin’ engel olması nedeniyle çok sevdiği ve istediği hâkimlik mesleğine girememiş… Öyle olunca O’da İstanbul’da açtığı Avukatlık Bürosunda mesleğini icra ederken, 2015 de yapılan Milletvekili Genel seçimlerinde AK Parti’den Erzincan Milletvekili, 2018 yılında yapılan Gene Seçimlerinde yine AK Parti’den İstanbul Milletvekili seçilmiş. Bayram, milletvekili olduktan sonra tüm bedensel engelli insanların hâkimlik savcılık gibi meslek dallarını seçmelerini, yani engellilerin hâkim savcı olabilmelerini engelleyen kanunun değişmesi için büyük çaba sarf etmiş ve bunda da başarılı olmuş bir siyasetçi ve aktivist…
AV. SERKAN BAYRAM’IN ‘BUĞDAY TANESİ’ ADLI
FİLMİNİ İZLEMEYENLER MUTLAKA İZLESİNLER!!!
Özet olarak ailesiyle birlikte ve daha bir yaşında iken gittiği buğday tarlasında çıkan yangın da yanan beşiğinin içinde ellerinin ikisini birden kaybeden, vücudunun ise önemli bir bölümü yanan, dolayısıyla da hayatı tıpkı bir film gibi seyreden ve siyâsi hayatına AK Parti İstanbul Milletvekili olarak devam eden Serkan Bayram; kendisi gibi engelli olan vatandaşlara ilham verecek, rol model olacak ve büyük moral verecek olan 48 yıllık hayat hikâyesini “Buğday Tanesi” adını verdiği kitabıyla ve aynı adla uyarladığı bir film ile Beyaz Perdeye taşımış ve filmini ‘olmayan’ elleri yerine bilekleriyle veya ayaklarıyla İlimize kadar getirme zahmetine katlanmış. O nedenle ben bu filmi herkesin izlemesini diler ve tavsiye ederim…
Kısacası, engelsiz engelli ve Avukat Serkan Bayram, hayatını engellilere adamış ve engelli insanların engellerini hissetirmemek için önemli girişimlerde bulunmuş ve bu girişimlerinden hayırlı uğurlu, iyi güzel neticeler almış… Ki, Av. Serkan Bayram, film gösteriminden sonra düzenlediği basın toplantısında bu filmden elde edilecek olan gelir ile “Engelsiz Hayat Merkezi” kuracağını ve bu Merkezi engellilerin hizmetine sunacağını, hattâ emirlerine vereceğini söyledi…
Velhâsıl-ı kelâm, hülâsâ-i netice; benim bu filmin pragmanını izleme imkânım olmadı ama “3 Aralık Dünya Engelliler Günü”nde gösterime giren Serkan Bayram’ın “Buğday Tanesi” adlı kitabı ile birlikte dram yüklü sinema filmini, geçtiğimiz Salı Günü MAKÜ Konferans ve Sergi Salonu’nda Valimiz Ali Arslantaş başta olmak üzere protokolün diğer üyeleri, kalabalık öğrenci grupları ile vatandaşlar ve gazeteci arkadaşlarla birlikte biz de izledik… Dolayısıyla da hem duygulandık, hem ‘diğer (ve muhtemel engellilerimiz) adına’ ümitlendik, hem de büyük moral bulduk… O nedenle ben bu kitabın ve filmin kahramanı olan Serkan Bayram’ı ve Bayram’ın dramını beyaz perdeye aktaran ve enfes de bir yapıt ortaya koyan film ekibini, filmin oyuncularını ve sponsorlarını yürekten kutluyorum. Ve böyle iyi-güzel ve kaliteli bir filmi gerçek kahramanı ile birlikte Burdur’a kadar getirten Valimiz Ali Arslantaş’a teşekkür ediyor, herkese saygılar sunuyorum.
EN BÜYÜK ENGEL ENGELENMEKTİR…
YAPACAKLARIN SINIRLI OLABİLİR, AMA UFKUM
ÇOK GENİŞTİR… ENGELLİLERİN EN BÜYÜK SİLÂHI
SABIR VE AZİMDİR… ASIL ENGELLİLER, KARŞILARINA
ÇIKAN ENGELLERİ GEÇEMEYENLERDİR. SADECE BİR
HAFTALIĞINA HATIRLANMAK İSTEMİYORUZ. BİZ
HERGÜN İLGİ İSTİYORUZ!
Engelliler Haftası sloganlarından
BİZ ALLAH’TAN (c.c) GELENE RAZI OLURSAK, ALLAH TA
BİZDEN RAZI OLUR. HER ŞEY NEYE LÂYIKSA, ONA DÖNÜŞÜR.
Hz. Mevlânâ (r.aleyh)
DERDİ DÜNYA OLANIN, DÜNYA KADAR DERDİ OLUR…
Yûnus Emre (r.aleyh)
HAYATTA EN BÜYÜK ZAFER HİÇBİR ZAMAN
DÜŞMEMEKTE DEĞİL, HER DÜŞTÜĞÜN DE AYAĞA
KALKMAKTA YATAR! Anonim
PEŞİNDEN GİDECEK CESÂRETİN VARSA, BÜTÜN
HAYALLER GERÇEK OLUR… Che Guevara
MUTLULUK, ERİŞEBİLDİĞİN ÇİÇEKLERDEN
BİR DEMET YAPMA SANATIDIR… B. Goddar
ŞÜKRETMEYİ BİLMEYEN NANKÖR, ELBETTE ŞİKÂYET EDER!
Eddi Anter
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Geciken adalet adalet olmadığı gibi! Geciken tasarruf da tasarruf olmaz' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bir farenin kurtardığı yuva' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Aile günü, hava şehitleri anma günü ve gençlik haftası hakkındaki düşüncelerim' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hemşirelerin haftaları kutlu kendileri de hastaları da mutlu olsun' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Dünya çiftçilerin günleri kutlu bizim çiftçiler hep mutlu olsun(!)' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Vakıflar haftamız kutlu hayatımız vakıf olsun(!)' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Anneler Günü'nü kutlarken analarımızı unutmayalım!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Anneler Günü'nü kutlarken analarımızı unutmayalım(!)' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Genelde '365 gün ve 52 hafta', özelde de haftalarında engellileri unutmayalım!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bu yaz yoğun bir haşere tasallutuna maruz kalabilir ve zamanından önce arı ölümlerine şahit olabiliriz!' adlı köşe yazısı Devamı
Yorumlar (0)