İlgilenenlerin bilecekleri gibi, 24 Ekim tarihi “Dünya Birleşmiş Günü” olarak kutlanıyor ve belki de kutlandı… Ancak, bugünde bile Filistin yıkılıyor, Gazze yakılıyor, dolayısıyla de bir millet ve devlet yok ediliyor! Ve adı büyük, icraatları ise küçük olan Bir-leşmiş (M)illetler bu yıkımları, yakımları ve yok edişleri maalesef ki maalesef doğru dürüst bir kınama bile yapmıyor-yapamıyor. Dolayısıyla da sadece seyretmekle yetiniyor! O nedenle ben konu hakkındaki değerlendirmeme geçmeden önce, sevgili okurlarıma bu adı var kendisi yok olan Teşkilât hakkında bazı bilgiler alıp vermek istiyorum:
İngilizcesi ‘United Nations’, Türkçesi Birleşmiş Milletler (BM) olan bu Teşkilât 14 Ekim 1945 tarihinde ve güyâ dünya barışını, sözde güvenliğini korumak ve Uluslararasında ekonomik, toplumsal ve kültürel bir iş birliği oluşturmak için kurulmuş olan uluslararası bir örgüt ve bu örgüt lâfta adâlet ve güvenliği, ekonomik kalkınma ve sosyal eşitliği uluslararasında tüm ülkelere sağlamayı amaç edinmiş küresel bir kuruluş olduğu gibi, “Uluslararası ilişkilerde kuvvet kullanılmasını evrensel düzeyde yasaklayan ilk antlaşma 26 Haziran 1945 de ve 50 ülke tarafından imzalanan Birleşmiş Milletler Örgütü” imiş… Ve örgütün kurulduğu yıllarda 51 olan üye ülke sayısı bugün için 5’i DÂİMÎ 188’i GEÇİCİ(!) olmak üzere toplam 193 üyesi var ve örgütün Merkezi Siyonizm’in kontrolündeki Emperyalist Amerika Bitişik ‘terör’ Devletleri (ABD)’nin New York Kentinde! Yani BM’nin Merkezi Emperyalizmin Başkentinde, Siyonizm’in Yankentinde bulunuyor! Dolayısıyla da bu 188 ülkenin tamamının aldığı ya da alacağı herhangi bir karar 5 dâimi üyenin, hattâ 1’inin vetosuyla keenlemyekün oluyor, ya yok hükmünde sayılıyor ya da hiçbir işe yaramıyor!
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, birçok yerde ve bilhassa Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun Toplantılarında, yani isimleri olsa da cisimleri olmayan ve nüfusları çok olsa da hiç nüfuzları veya sayısal üstünlükleri olsa bile hiçbir siyasal üstünlükleri olmayan, dolayısıyla da esâmileri bile okunmayan 188 devlet ya da ülke temsilcisinin de katıldığı BM’in toplantılarında, açık yüreklilik ve yüksek sesle, “Dünya 5’ten büyük!” O nedenle ‘bu sayısal büyüklüğü siyasal bir büyüklüğe dönüştürelim, dolayısıyla da en acil ve en elzem kararları 5, hattâ 1 ülkenin vetosunun kurbanı veya mağduru yapmayalım!..’ demesine rağmen; alışılmış çaresizliği yaşayan, 3 maymunları oynayan ülkeler bu âcizliklerini sürdürmeye devam ediyorlar maalesef!
Dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşanan zulüm, işkence ve soykırımların birçoğunu görmezden duymazdan gelen Bir-leşmiş! (M)illetler ABD ve Avrupa’nın birleşik esiri olduğu gibi, Genel Sekreter Antonio Guterres de bu ülkelerin ‘zavallı ve azatsız’ kölesi olduğu için, icra veya yaptırım makamında oturmasına ve geniş yetkilerle donatılmasına rağmen, Filistin ve Gazze’de yaşanan soykırımları da kınamakla-ayıplamakla yetiniyor, o bile yarım ağızla yapıyor!
Velhâsıl-ı kelâm, hülâsâ-i netice; şu anda Dünya genelinde 50 civarında bir İslâm Ülkesi, 7’si tam bağımsız ve 8’i yarı bağımsız olmak üzere toplam 65 dost ve kardeş ülke var… Yani, dünya üzerinde var olan 188 ülkeden en az 3’te biri Filistin’in yanında olmak durumunda! Ki, bu ülkelerin birçoğu yeraltı ve yerüstü kaynak-varlık zengini. Ve bu ülkeler Türkiye’nin yarısı kadar bile duyarlı, kararlı ve cesaretli olabilseler ve küfre karşı durabilseler, İsrail Filistin’e veya Gazze’ye gıkını bile çıkaramaz… Ancak bu 65 ülkeden 6’sı, 7’si bile bir araya gelemiyor! O nedenledir ki, başta İsrail olmak üzere hiçbir devlet veya millet bu kadar şımaramaz ve can yakamaz!’ diyor, herkese saygılar sunuyorum.
KÜFÜRDE ‘BÜYÜK ÇABA’ HARCAYANLAR SENİ
ÜZMESİN. ÇÜNKÜ ONLAR ALLAH’A (c. c) HİÇBİR
ŞEYLE ZARAR VEREMEZLER. ALLAH ONLARI
ÂHİRETTE PAY SAHİBİ KILMAMAYI İSTER. VE
ONLAR İÇİN ‘BÜYÜK’ AZAP VARDIR…
Âl-i İmrân Sûresi v 176. Âyeti-i Kerîmenin meali
ONLAR KÜFÜR VE SAPIKLIK HUSUSUNDA
BİR TEK MİLLETTİR... Hadis-i Şerif meali
CESÂRETİN BİTTİĞİ YERDE ESARET BAŞLAR!
YAPTIKLARIYLA KÜÇÜLENLER, LÂFLARIYLA
BÜYÜDÜKLERİNİ SANMASINLAR…
GERÇEKLER ÖĞRENİLİNCE ZANNETMELER BİTER!
YARIN BİZE GÖZ AÇTIRMAYACAK OLANLAR,
BUGÜN GÖZ YUMDUKLARIMIZDIR!
AYNI GÖKTE UÇARLAR AMA KUZGUNUN
DÜNYASI BAŞKA ŞAHİNİN DÜNYASI BAŞKADIR!
Anonim
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Geciken adalet adalet olmadığı gibi! Geciken tasarruf da tasarruf olmaz' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bir farenin kurtardığı yuva' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Aile günü, hava şehitleri anma günü ve gençlik haftası hakkındaki düşüncelerim' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hemşirelerin haftaları kutlu kendileri de hastaları da mutlu olsun' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Dünya çiftçilerin günleri kutlu bizim çiftçiler hep mutlu olsun(!)' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Vakıflar haftamız kutlu hayatımız vakıf olsun(!)' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Anneler Günü'nü kutlarken analarımızı unutmayalım!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Anneler Günü'nü kutlarken analarımızı unutmayalım(!)' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Genelde '365 gün ve 52 hafta', özelde de haftalarında engellileri unutmayalım!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bu yaz yoğun bir haşere tasallutuna maruz kalabilir ve zamanından önce arı ölümlerine şahit olabiliriz!' adlı köşe yazısı Devamı
Yorumlar (0)