Taceddin Akbaş Yazdı: MEB ‘MEHMED AKİF İÇİN ÖNEMLİ BİR KARAR ALMIŞ’ İŞTE O KARAR

MEB, ‘MEHMED AKİF İÇİN’ ÖNEMLİ BİR KARAR ALMIŞ Resmî Gazete’nin 25 Eylül 2019 tarihli sayısına göre; Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), ‘Mehmed Akif Ersoy ve İstiklâl Marşı Haftasını’ kutlama programına almış.

MEB, ‘MEHMED AKİF İÇİN’

ÖNEMLİ BİR KARAR ALMIŞ

Resmî Gazete’nin 25 Eylül 2019 tarihli sayısına göre; Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), ‘Mehmed Akif Ersoy ve İstiklâl Marşı Haftasını’ kutlama programına almış. Bendeniz de, daha yazımın başında, ilk evlâdının adını Mehmed Akif koymuş birisi, ‘Mehmed Akif Ersoy Düşünce ve Sebilürreşad Derneği’nin kayıtsız bir üyesi, artı bu Dergi’nin arada bir de olsa severek ve beğenerek okuyucusu; kısaca büyük bir Akif dostu ve İstiklâl Marşı sevdalısı, istiklâl aşığı, özgürlük delisi ve devlet-millet bağımlısı olarak bu kararın alınmasında payı bulunan ve kararın altına imza atan herkesi yürekten kutluyor, kendilerine sâde bir vatandaş, eski ve nâçiz bir gazeteci olarak teşekkür ediyorum. Şimdi de bu kararın alınma sahfasını sevgili okurlarıma hatırlatmak, daha sonra da karar hakkındaki kendi görüş ve düşüncelerime geçmek istiyorum:

Şöyleki; Mehmed Akif Ersoy’u anma ve İstiklâl Marşı’nı kutlama yönetmeliği, 19 Aralık 2018 tarihinde ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen ödül töreninde Mehmed Akif’in ailesinin isteği ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da tâlimatı üzerine değiştirilmiş ve MEB 20-27 Aralık tarihleri arasını ‘Mehmed Akif Ersoy ve İstiklâl Marşı’nı Kutlama Haftası’ olarak kutlanması, aynı zamanda da Ersoy’un ailesinin kutlama heyetinin tabii bir üyesi olarak kabul edilmesine karar verilmiş.

Alınan bu kararla alâkalı olarak bir açıklama yapan Mehmed Akif’in torunu Selma Ersoy, “Eski yönetmelikte bir sevgi ve saygının ürünüydü. Ancak. şimdi yapılan bu değişiklikle sevgi tamamlanmış oldu.Ailemiz bu yürütme kurulunun doğal üyesi sayıldı ve Sebülürreşad’ın çalışması meyve verdi. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Millî Eğitim Bakanımıza ve bu çalışma da emeği geçen bürokrasimize ailemiz adına kalbî şükranlarımı sunuyorum…” dedi.

AKİF BÜYÜK BİR ‘ÎMAN ve İSTİKLÂL ŞAİRİ’

İSTİKLÂL MARŞI DA HAYÂTÎ BİR MARŞTIR

Ve AKİF SADECE AİLESİNİN DİĞİL, BÜTÜN

BİR MİLLETİN… ve DEVLETİN DEĞERİDİR!!

O NEDENLE, AKİF HEP BİRLİKTE ANILMALI

Ve HAFTA ‘’HEP BİRLİKTE’’ KUTLANILMALI

Akif konusunu burada noktalıyor, şimdide bir başka konuya geçmek istiyorum:

BİZ DE GEZERDİK SİZ GİBİ

SİZ DE GELECEKSİNİZ BİZ GİBİ

Vefat emiş olan bir yakınını veya sevdiğini defnetmek üzere harhangi bir mezarlığa giden kişiler, birçok mezar taşında, benim bugünkü yazıma ara başlık yaptığım yukarıdaki bu beyiti okumuş olmalılar… Ben de çok okudum ve etkilendim ki, bu beyiti bugünkü yazıma başlık yaptım… Beni böyle bir yazı yazmaya sevkeden şey de, refikimiz Burdur Gazetesi’nin 25 Eylül tarihli ve (Eski Ağıl Mezarlığı ziyaretçilerini bekliyor) başlıklı haberi oldu…

Söz konusu haber de Mezarlığın adresini veren ve yerinin pratik tarifine dahî veren gazetenin o önemli haberinden ben de etkilendim ve Peygamber Efendimiz (sav)’in, “Ölümü çok hatırlayın! Çünkü, ölümü hatırlamak (insanı) günâhlardan arındırır, dünyaya karşı zâhid kılar. Eğer zenginken ölümü düşünürseniz, sizi zenginliğin âfetlerinden korur. Fakirken tefekkür ederseniz, hayatınızdan memnun olmanızı sağlar. Ölümü ve öldükten sonra ceset ve kemiklerin çürümesini hatırlayın! Âhiret hayatını isteyen, dünya hayatının süsünü terkeder. Bütün zevkleri kökünden yok eden ölümü çokça hatırlayınız. Ve kim ölümü çok hatırlarsa Allah (c.c) onu sever…” şeklindeki hadis-i şeriflerini hatırladım. Dolayısıyla da sevgili okurlarımdan, diğer mezarlarla birlikte ve arada bir de olsa bu mezarlığı da ziyâret etmelerini ve orada yatan mevtâlara dua etmelerini arzuladım ve bu notu düşmeye karar verdim…

Velhâsıl-ı kelâm, hülâsâ-i netice; bir zamanlar tıpkı bizim gibi hayatta olan ve gezip tozan, hattâ dünyada iken tatmadık bir zevk bırakmayan kişiler şimdi mezarlarında garip garip yatıyorlar! (yatabiliyorlarsa tabi!) Ve dirilerden, hattâ göklerde uçan kuşlardan, denizler de yüzen balıklardan ve yerde sürünen sürüngenlerden bile medet umuyorlar. Öyle ise ki, öyle… O zaman mezarlıkları ve mazarlar da yatan ölüleri, ister yakınımız olsun ister uzağımız, tüm mevtaları edebilirsek kabirleri başında ziyaret edelim… Biliyorsak Kur’an-ı Kerim ve Yâsin-i Şerifler, bilmiyorsak 3 ihlâs ve bir fatiha-i şerîfe okuyarak ruhlarına bağışlayalım! Yani, ölülerin dirilerden bekledikleri tek şey olan dualar yapalım ve Ve Cenab-ı Hakk’tan kendileri için kabir selâmeti, mekânı Cennet niyaz edelim!’ diyor, herkese saygılar sunuyorum.

SİZDEN BİRİ VEFAT ETTİĞİNDE ONU FAZLA BEKLETMEDEN KABRE GÖTÜRÜNÜZ. DEFNETTİĞİNİZ ZAMAN DA BİRİNİZ BAŞ UCUNDA FATİHÂ SÛRESİ’Nİ, AYAK UCUNDA DA BAKARA SÛRESİ’NİN SON AYETİNİ (Âmenerrasûlü’nü) OKUSUN!

Hadis-i Şerif

Taceddin Akbaşdini bilgilermehmet akif ersoyTürkiye

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.