Muğla’nın Bodrum ilçesinde her yıl çeşitli firmalar tarafından yaz aylarında düzenlenen Antik Tiyatro Konserleri, tarihi mekana fiziki zarar verdiği, yabancı turistlerin tiyatroyu ziyaret etmelerini engellediği ve ana arterde trafik yönünde olumsuzluklara neden olduğu gerekçesiyle eleştirilere neden oluyor.
İlçenin önemli tarihi mekanlarından Bodrum Antik Tiyatro’da her yıl düzenlenen konserler, binlerce kişiyi ağırlıyor. Konsere gelen vatandaşların Hastane Kavşağı’ndan neredeyse Gümbet Kavşağı’na kadar yolun her iki yönüne park ettiği araçlar ise bölgede yaya güvenliğini tehlikeye düşürüyor. Anayolda ayrıca zaman zaman trafik yoğunluğu da yaşanıyor.
Turistler antik tiyatroyu gezemiyor
Konserlerin Bodrum ekonomisine ve esnafına bir katkısı olmadığı yönünde de eleştiriler yapılırken, yaz boyunca tiyatro ortasına yerleştirilen platform ve tiyatro içerisindeki diğer araçların Bodrum’a gelen turistlerin antik tiyatroyu ziyaret etmelerinin önünde engel olduğu dile getiriliyor. Ayrıca konser sonrası basamaklardaki minderler ve çöpler de vatandaşın tepkisine neden olurken, tarihi mekanın bu şekilde kullanılmaması gerektiği ifade ediliyor.
“Orası antik tiyatro, bir gazino değil”
Bodrum Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve işletmeci Atilla Serttaş, Bodrum Antik Tiyatro’daki konserlerin Bodrum Kalesi’nde düzenlenmesinin ekonomik açıdan daha faydalı olacağını dile getirerek şöyle konuştu:
“Birincisi orası antik tiyatro, bir gazino değil. Gazino kültüründe yürümemesi lazım. Hem teknik sebepleri var hem de kültürel sebepleri var. Hem de Bodrum halkına bir katkısı yok. 3 bin 500 kişi toplanıyor, Bodrum esnafına bir katkısı yok. Trafik tıkanıyor. Biz, konserler olmasın demiyoruz. Bodrum Kalesi içerisinde olsun. 3 bin 500 kişi alacağına bin 500 kişi alsın, kaşe fiyatları ona göre düşer, bilet fiyatları ona göre değişir. Çarşı esnafına da katkısı olur. Oraya gelen bin 500 kişi su alır, yemek yer, köfte yer, çorba içer, konserden önce bir restoranda yemek yer. Oradan magnet alır, tişört alır. En azından 100 kişi bile orada gece hayatına takılsa orayı hareketlendirir.”
“Tarihi kaya ikiye bölünmüş”
Antik tiyatroya konulan ses sistemlerinin tiyatroya zarar verdiğini de savunan Serttaş, “Oraya ciddi bas kabinler konuluyor, aktif sistem kullanılıyor. Bu bas sistemi titreşim veriyor. Orada tarihi kaya ikiye bölünmüş, bunu nasıl görmüyorsunuz. Buna hiç kimse de bir şey yapmıyor. Artı buranın ruhsatı var mı? Yok. Canlı müzik ruhsatı var mı? Yok. İşletme ruhsatı var mı? Yok. Ciddi bir ticari kuruluş. Orada arada bir etkinlik yapılır, yerel yönetim yapar ya da Valilik, Büyükşehir Belediyesi yapar. Orada Bale Festivali olur, Klasik Müzik Festivali olur, tiyatro olur. Ama gazino gibi bangır bangır, devasa bir gürültü” diye konuştu.
Bodrum Kalesi’ndeki konserlerin bir hendekte yapıldığı için fiziki zararının olmayacağını söyleyen Atilla Serttaş, “Bu organizasyonları kim yapıyorsa gelsinler kalenin içerisinde yapsınlar. Madem kazanıyorsunuz şehre de katkınız olsun” dedi.
Konserlerin ana arterdeki trafiği olumsuz şekilde etkilediğini söyleyen Serttaş, “Antik tiyatroya gündüz turist olarak giremiyorsun, ortasında devasa bir sahne var. Diğer tarafta teknik ekibin durduğu bir yer var. Böyle abesle iştigal olmaz ki. Tarihi gezeceksiniz, gezemiyorsunuz. Akşamüstü 4’te, 5’te gidin gezemiyorsunuz. Bunu kaç yıldır söylüyoruz, dilimizde tüy bitti. Kimseye bir düşmanlığımız yok ya da bir derdimiz yok. Orada organizasyonu yapan arkadaşları tanımam. Sağ olsunlar kentimize enerji getirecek işler getiriyorlar ama yer yanlış. Şehre, esnafa katkın yok. Biz de iş yapıyoruz, çerezciye katkımız var, ekmek getirene, yağ getirene, su getirene katkımız var. Hiç katkın yok” ifadelerini kullandı.
“Bodrum esnafına bir katkısı olmuyor”
İşletmeci Ağıt Turan da görüşlerini, “Biz konsere karşı değiliz. Bu konserler, Bodrum Kalesi’nde yapılsın ki esnafa katkısı olsun. Bu şekilde konserlerin Bodrum esnafına bir katkısı olmuyor. Ayrıca o bölgede bir trafik sorunu da oluşturuyor. Turistlerin gündüz saatlerinde antik tiyatroyu gezebilmesini de olumsuz şekilde etkiliyor” ifadeleri ile anlattı.
Antalya Altın Portakal Film Festivali geri sayımı başladı! Festivalin simgesi altın Venüs heykelleri, kentin en işlek noktalarına yerleştirildi. Antalya, sinema tutkunları ve sanatseverler için adeta bir açık hava galerisini andırıyor.
Cinsel fonksiyon bozuklukları, sanıldığından çok daha yaygın bir sağlık sorunu olarak hem kadınları hem erkekleri etkiliyor. Uzmanlar, fizyolojik ve psikolojik faktörlerin bu sorunun temelinde yer aldığını belirtiyor. Erken tanı ve doğru tedaviyle büyük ölçüde çözüm mümkün. İşte detaylar…
Türkiye A Milli Futbol Takımımız, 2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri E Grubu’nda ilk sınavına çıkıyor. Gürcistan deplasmanıyla başlayacak serüvende futbolseverlerin gözü kulağı maçın saatinde ve yayın kanalında olacak. İşte 2025 milli takım maç takvimi ve Gürcistan-Türkiye karşılaşmasının tüm detayları.
Mersin’in Erdemli ilçesinde yer alan Elaiussa Sebaste Antik Kenti’nde 30. dönem kazı çalışmaları başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında yıl boyunca sürecek kazılarda, Türk, Amerikan ve İtalyan ekipler ortaklaşa çalışacak. Antik kentte ortaya çıkarılan mozaikler ve mezarlar, bölgenin tarihî önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
İstanbul’da öğrenim gören Burdurlu üniversite öğrencileri, İstanbul Burdurlular Derneği’nin düzenlediği dondurma ve çay programında bir araya geldi. Etkinlikte iş insanlarıyla öğrenciler tanışma fırsatı bulurken, samimi bir dayanışma ortamı oluştu.
Antalya’nın Serik ilçesinde hasta taşıyan 112 ambulansı, yoğun trafikte ilerleyemedi. Araçların yol vermemesi nedeniyle dakikalarca beklemek zorunda kalan sağlık ekiplerinin mücadelesi cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Görüntüler, trafikteki duyarsızlığı bir kez daha gözler önüne serdi.
Yorumlar (0)