Burdur’un Bucak ilçesinde yaşanan aile içi dehşet, ilçeyi yasa boğdu. Aracının önünü keserek halasının oğlunu tüfekle öldüren, araçtaki iki kişiyi de yaralayan Onur A. ve olayla bağlantılı eşinin yargılanmasına ilişkin hazırlanan iddianame kabul edildi.

Burdur'un Bucak ilçesinde, aracının önünü kesip halasının oğlunu tüfekle öldüren, araçtaki 2 kişiyi de yaralayan şahıs ile eşi hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi. Onur A. ifadesinde, o gün Beytullah Soylu'nun önce kendi aracının önünü kestiğini, olay yerinden ayrıldıktan sonra çadıra giderek tüfeği aldığını ve Beytullah'ın aracının önünü kesip korkutmak amacıyla ateş ettiğini, öldürme kastı bulunmadığını ve pişman olduğunu iddia etti. Olayla ilgili tutuklu yargılanan iki sanık hakkında "kasten öldürme" suçundan müebbet, "olası kasıtla yaralama" suçundan ise ayrı ayrı 1,5 ile 4,5 yıl arası hapis cezası; tutuksuz yargılanan iki sanık hakkında ise "suçluyu kayırma" suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

Geçen yıl 22 Eylül'de saat 20.00 sıralarında yaşanan olayda, Burdur'un Bucak ilçesi Yunus Emre Mahallesi Yıldırım Caddesi ile 811 Sokak kesişiminde, aralarında daha önceden husumet bulunan halasının oğlu Beytullah Soylu'nun (24) kullandığı ve Durmuş S., Özcan S. (20) ile Bekir Ö.'nün (18) yolcu olarak bulunduğu 15 ACV 879 plakalı otomobilin önü, Onur A. (24) tarafından 07 AFZ 189 plakalı otomobil ile kesildi. Araç içerisinde oturduğu yerden Beytullah Soylu'nun aracına doğru tüfekle 2 el ateş eden Onur A., olay yerinden uzaklaştı. Açılan ateş sonucu göğsünden vurulan Beytullah Soylu bilincini kaybetti. Yokuş aşağı kayan otomobil, park halindeki başka bir araca çarparak durabildi. Araçtaki Bekir Ö. ve Özcan S. ise vücutlarının çeşitli yerlerine isabet eden saçmalarla yaralandı. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından yaralılar Bucak Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Durumu ağır olan Beytullah Soylu, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Cinayetin ardından kaçan Onur A., polis ekiplerince yapılan çalışmalar sonucunda suç aleti tüfek ile birlikte bir evde saklanırken yakalandı. Olayla ilgili yürütülen soruşturmada, suç delillerini gizlediği ve Onur A.'nın saklanmasına yardım ettiği belirlenen babası Yaşar A. (48), eşi Şerife A. (21), arkadaşları Beytullah T. (34) ve Erkan A. (32) gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından Bucak Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edilen şahıslardan Onur A. ve eşi Şerife A., Sulh Ceza Hakimliği'nce tutuklanırken; arkadaşları Beytullah T. ve Erkan A. adli kontrol şartıyla, babası Yaşar A. ise serbest bırakıldı.
Katil zanlısı Onur A.'nın iddianamede yer alan savunmasında, "Olay günü arkadaşlarımla alkol aldık. Sonra Şerife'yle buluşacaktım. Yolda giderken Özcan Soylu ve Özkan A. aracımla önümü kesti, kaldırıma çıkıp oradan uzaklaştım. Adliyeye kadar beni takip ettiler, sonra peşimi bıraktılar. Yanımdaki arkadaşlarımdan İbrahim'i eski İmam Hatip civarında, diğerlerini ise bir benzinlik yakınında bıraktım. Şerife'yi arayıp buluşmak istedim. Aynı zamanda Erkan A.'yı da aradım. Ona "Kuzenlerim beni sıkıştırdı, aracıma çarpmaya çalıştılar" dedim. Erkan da Şerife'yi Turbo yoluna getirdi, orada aracıma aldım. Erkan'a alkol alması için para verdim. Sonra Şehitler Mezarlığı üst tarafına gittik, birlikte alkol aldık. Tuvalet ihtiyacım için Şerife'yle arabaya binip Hacı Sarılar Mezarlığı yanındaki camiye gittik. Camiden çıktıktan sonra Özcan Soylu'nun babasını arayıp, oğlunun yaptıklarını anlatmak ve uzlaşmak istedim. Tam o sırada Beytullah Soylu'nun arabası tekrar yanımıza geldi, ben de hızlıca uzaklaştım. Çadıra gittim. Orada babama ait silahı aldım. Babam beni durdurmaya çalıştı ama dinlemedim. Yolda Beytullah'ın kullandığı aracı görünce, korkutmak için Şerife'nin yanındaki koltukta duran silahı kendim aldım ve aracın içinden, hedef gözetmeden iki el ateş ettim. Kafam eğikti, sadece korkutmak istedim. Silahı Şerife vermedi, ben kendim aldım. Toplamda beş mermi vardı, sadece iki kez ateş ettim, sonra devam etmedim. Daha sonra Şerife'yle birlikte çadıra döndük, Erkan da oradaydı. O bana "Ne oldu?" dedi, ben de "Vurdum herhalde" dedim. Silahı saklamaya çalıştım ama babam izin vermedi. Erkan, kendi aracını gösterip "bin arabaya" dedi. O sırada olaydan haberi yoktu. Erkan ve Şerife beni okulun yanına bıraktı. Sonra tekrar Erkan'ın evine gittim. Erkan'dan beni Beytullah T.'nin evine bırakmasını istedim, beni bıraktılar. Oradan montumu alıp tekrar okula döndüm, orada alkol içtim. Sonra yine Erkan'ın evine geçtim, Şerife de oradaydı. Şerife "kaçalım" dedi ama ben "teslim olalım" dedim. Tam kapıdan çıkarken polisler geldi, ben de teslim oldum. Şerife'nin dediği gibi Beytullah'tan bizi saklamasını istemedim. Kimseyi özellikle hedef almadım. Olay anlattığım gibi oldu, çok pişmanım. Bu insanların bana düşmanlığı, eşim Şerife'nin geçmişte Durmuş'la olan ilişkisi ve benim onları işledikleri bir suçtan ihbar etmem yüzündendi" dedi.
Tutuklu yargılanan Şerife A. da iddianamedeki ifadesinde, "Ben Onur A.'nın eşiyim, aramızda boşanma davası var. Bir süre Erkan A.'nın yanında kalıyordum. Olay günü Onur'la görüşmek istedim, Erkan'la birlikte yanına gittik. Onur takip edildiğini söyleyip buluşmak istemedi ama ben ısrar ettim, onu takip ettik. Tepelik bir yerde Onur durdu, Erkan alkol aldı. Sonra Onur tuvalet ihtiyacı için camiye gitti, çıktıktan sonra üç kişiyle karşılaştık. Onur babasını arayıp takip edildiğini söyledi. Çadıra geçtik, Onur babasından silah istedi, vermeyince zorla aldı. Yolda giderken Beytullah Soylu'nun aracını gördük. Ben Onur'a "sık" dedim, silahı verdim, o da araca iki el ateş etti. Olay yerinden uzaklaştık. Daha sonra Erkan beni aldı. Onur da bizimleydi. Beytullah T., Onur'u sakladı. Bize de olayla alakamız yokmuş gibi davranmamızı söyledi. Polisler bizi aradı, ifademizi verdik. Onur'un vurduğu kişinin öldüğünü orada öğrendim. Sonrasında Onur'a durumu söyledim, ardından polis gelip Onur'u aldı" sözlerine yer verdi.

Tutuksuz yargılanan sanıklardan Erkan A., olaydan sonra Onur A. ile görüştüğünü ancak onun birini vurduğunu bilmediğini, polis çağırdıktan sonra olaydan haberdar olduğunu ve suçlamaları kabul etmediğini belirtti. Diğer tutuksuz sanık Beytullah T. ise Onur'un evine gelip kısa süre kaldığını, cinayete dair bir şey söylemediğini ve Onur'u evinde saklamadığını beyan etti.

İddianamede, tutuklu sanıklar Onur A. ve eşi Şerife A. hakkında Beytullah Soylu'ya yönelik eylemlerinden "kasten öldürme suçundan müebbet hapis cezası", Bekir Ö. ve Özcan S.'ye yönelik eylemlerinden dolayı da ayrı ayrı "olası kasıtla silahla yaralama" suçundan 1,5 yıldan 4,5 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Tutuksuz yargılanan sanıklar Erkan A. ve Beytullah T. hakkında ise "suçluyu kayırma" suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Sanıklar, önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak.


Antalya Altın Portakal Film Festivali geri sayımı başladı! Festivalin simgesi altın Venüs heykelleri, kentin en işlek noktalarına yerleştirildi. Antalya, sinema tutkunları ve sanatseverler için adeta bir açık hava galerisini andırıyor.
Cinsel fonksiyon bozuklukları, sanıldığından çok daha yaygın bir sağlık sorunu olarak hem kadınları hem erkekleri etkiliyor. Uzmanlar, fizyolojik ve psikolojik faktörlerin bu sorunun temelinde yer aldığını belirtiyor. Erken tanı ve doğru tedaviyle büyük ölçüde çözüm mümkün. İşte detaylar…
Türkiye A Milli Futbol Takımımız, 2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri E Grubu’nda ilk sınavına çıkıyor. Gürcistan deplasmanıyla başlayacak serüvende futbolseverlerin gözü kulağı maçın saatinde ve yayın kanalında olacak. İşte 2025 milli takım maç takvimi ve Gürcistan-Türkiye karşılaşmasının tüm detayları.
Mersin’in Erdemli ilçesinde yer alan Elaiussa Sebaste Antik Kenti’nde 30. dönem kazı çalışmaları başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında yıl boyunca sürecek kazılarda, Türk, Amerikan ve İtalyan ekipler ortaklaşa çalışacak. Antik kentte ortaya çıkarılan mozaikler ve mezarlar, bölgenin tarihî önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
İstanbul’da öğrenim gören Burdurlu üniversite öğrencileri, İstanbul Burdurlular Derneği’nin düzenlediği dondurma ve çay programında bir araya geldi. Etkinlikte iş insanlarıyla öğrenciler tanışma fırsatı bulurken, samimi bir dayanışma ortamı oluştu.
Antalya’nın Serik ilçesinde hasta taşıyan 112 ambulansı, yoğun trafikte ilerleyemedi. Araçların yol vermemesi nedeniyle dakikalarca beklemek zorunda kalan sağlık ekiplerinin mücadelesi cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Görüntüler, trafikteki duyarsızlığı bir kez daha gözler önüne serdi.
Yorumlar (0)