Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi tarafından Cumhuriyetin yüzüncü ve Güzel Sanatlar Fakültesi’nin yirmi beşinci kuruluş yıllarını kutlamak üzere çeşitli sanat etkinlikleri gerçekleştiriliyor. Atatürk Konferans Salonu’nda düzenlenen Cumhuriyet Öncesi ve Sonrasında Kadın ve Sanat Konferansı’na Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Gülbin Arıcı, Prof. Dr. Cengiz Toker, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sibel Paşaoğlu, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Güzel Sanatlar Fakültesi’nin 25. yılını ve Cumhuriyet’in 100. yılını kutlamanın gururunu yaşadıklarını söyleyen Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sibel Paşaoğlu, “Minyatür sanatçısı Günseli Kato’nun bizlerle bir araya gelmesinden dolayı mutluluk duyuyoruz. Kendisine teşekkür ediyoruz” dedi. Akdeniz Üniversitesi’nde olmaktan memnuniyet duyduğunu ve Kadın yöneticilerinin olmasından dolayı gurur duyduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Minyatür sanatçısı Günseli Kato, Akdeniz Üniversitesi ile güzel sanatlar alanında ilerleyen zamanlarda güzel projelere imza atacaklarının müjdesini verdi. Minyatür sanatçısı Günseli Kato, kendi yaşamından Cumhuriyet’in kadının sanatta yer alma çabalarını dile getirdi.
“Kadınlar bu ülkenin geleceğidir”
Sanatla ve kültürle tanışmanın çok önemli olduğunu uzun yıllar Japonya’da kaldığı zaman zarfında anladığını söyleyen Kato, “Cumhuriyet öncesi denildiği zaman Osmanlı Devleti akla geliyor. Osmanlı döneminde ve daha öncesinde Anadolu medeniyetlerinde kadının yeri Ana Tanrıça, kadının yeri çok güçlü Anadolu’da. Dünya’nın hiçbir yerinde olmayan bir kadın figürü var bu topraklarda. Kadın olarak yapabileceğimiz çok şey var. Saray kültüründeki kadın ve Anadolu’daki kadın farklı. Anadolu’daki kadın çok daha güçlü. Tanzimat Döneminde yani Avrupalılaşma döneminde şehirli aileler çocuklarını Avrupa’ya gönderiyorlar. Şehirli olmak sanat ve kültürde önemlidir. Şehirli öğretmen olsun ki Anadolu’ya ışık saçsın. Anadolu’daki çocuklar şehirlere gelip öğretmen olduktan sonra bütün Türkiye’ye ışık saçmışlardır. Cumhuriyetin en önemli tarafı da budur. Cumhuriyetin kadınları Anadolu’dan şehre gelip öğretmen olmuşlardır. Mustafa Kemal Atatürk’ün kadınlara vermiş olduğu hakla üniversitelerde okuyan kadın sayısı çoğalmıştır. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar çok kadın üniversite öğretmeni yoktur. Akdeniz Üniversitesi bunun en güzel örneği. Kadınlar bu ülkenin geleceğidir” ifadelerini kullandı.
Japonya’da 17 yıl yaşadığını ve Japonya’da kadınların bir adım iki adım geride olduğunu ve ataerkil bir yapıya sahip olduğunu söyleyen Kato, evli kaldığı süreçte kadınların yeterince söz hakkına sahip olmadığını ve uzun yıllar söz söylemeden ve sevgisini göstermeden yaşadığını ifade etti.
“Biz bir şeylerin kopyasını yaparak yürüyoruz”
Kato, “Geleneğe ne gerek var, biz Avrupalıyız, biz Avrupa sanatı üzerine çalışmalıyız deniyor. Ve her şey Avrupa üzerine, batı üzerine çalışılıyor bu da bizim kompleksimiz tabi ki. Batı durdu Amerika durdu. Doğu’ya bakıyor, Çin’den etkileniyor, Hindistan’dan etkileniyor, İran’dan esinleniyor edebiyattan ve her konuda yıllardır doğu kültüründen esinleniyor. 20. yüzyılın yeni geleneği ile yeni eserler üretmek bunu İran, Suriye, Irak, Mısır yapıyor. Ortadoğulu sanatçılar Avrupa’ya kaçmış. Bizden çıkmıyor çünkü biz hep batılı olmak istemişiz. Biz bir şeylerin kopyasını yaparak yürüyoruz” şeklinde konuştu.
Her sanatçının ve sanatın değişimi ve dönüşümü olduğunu aynı şeyin 40 sene yapılmayacağını söyleyen Kato, “Geleneksel sanatta da bir şeyin tekrarını yapmayın. Tekrarını öğrenmek için yapın öğrenin ama başka şeylere geçin. Cumhuriyet böyle bir şey, cumhuriyet o fakirlik döneminde tren raylarını yapmış Anadolu’ya trenler göndermiş. Öğretmenler yetiştirmiş, parayla da ilgili değil vizyonla ilgili Mustafa Kemal Atatürk’ün vizyonu yok kimsede. O olmasaydı Türkiye böyle olmazdı. Eğitim ve vizyon çok önemli. Vizyonumuzu geliştirmek için elimizden geleni yapacağız. Bütün disiplinler için söylüyorum” dedi.
Törenin sonunda Minyatür sanatçısı Günseli Kato’ya Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan tarafından çiçek ve plaket takdimi gerçekleştirildi. İHA
Antalya Altın Portakal Film Festivali geri sayımı başladı! Festivalin simgesi altın Venüs heykelleri, kentin en işlek noktalarına yerleştirildi. Antalya, sinema tutkunları ve sanatseverler için adeta bir açık hava galerisini andırıyor.
Cinsel fonksiyon bozuklukları, sanıldığından çok daha yaygın bir sağlık sorunu olarak hem kadınları hem erkekleri etkiliyor. Uzmanlar, fizyolojik ve psikolojik faktörlerin bu sorunun temelinde yer aldığını belirtiyor. Erken tanı ve doğru tedaviyle büyük ölçüde çözüm mümkün. İşte detaylar…
Türkiye A Milli Futbol Takımımız, 2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri E Grubu’nda ilk sınavına çıkıyor. Gürcistan deplasmanıyla başlayacak serüvende futbolseverlerin gözü kulağı maçın saatinde ve yayın kanalında olacak. İşte 2025 milli takım maç takvimi ve Gürcistan-Türkiye karşılaşmasının tüm detayları.
Mersin’in Erdemli ilçesinde yer alan Elaiussa Sebaste Antik Kenti’nde 30. dönem kazı çalışmaları başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında yıl boyunca sürecek kazılarda, Türk, Amerikan ve İtalyan ekipler ortaklaşa çalışacak. Antik kentte ortaya çıkarılan mozaikler ve mezarlar, bölgenin tarihî önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
İstanbul’da öğrenim gören Burdurlu üniversite öğrencileri, İstanbul Burdurlular Derneği’nin düzenlediği dondurma ve çay programında bir araya geldi. Etkinlikte iş insanlarıyla öğrenciler tanışma fırsatı bulurken, samimi bir dayanışma ortamı oluştu.
Antalya’nın Serik ilçesinde hasta taşıyan 112 ambulansı, yoğun trafikte ilerleyemedi. Araçların yol vermemesi nedeniyle dakikalarca beklemek zorunda kalan sağlık ekiplerinin mücadelesi cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Görüntüler, trafikteki duyarsızlığı bir kez daha gözler önüne serdi.
Yorumlar (0)