Milyonlarca öğrenciyi ilgilendiriyor! Sistem değişim sinyali geldi, bu sözlerle ifade etti

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci, Türkiye’de 4+4+4 eğitim sisteminde köklü değişikliklerin sinyallerini verdi. Beceri temelli müfredat yolda mı?

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Ömer Faruk Yelkenci, eğitim dünyasında büyük yankı uyandıracak bir açıklamada bulundu. Türkiye’de uzun süredir uygulanan 4+4+4 eğitim sistemi üzerine yeni düzenlemeler yapılabileceğinin sinyallerini verdi. Bu açıklama, eğitimdeki mevcut yapının yetersizliğine dair önemli ipuçları içeriyor.

Eğitim Sisteminde Köklü Değişiklikler Yolda mı?

Ankara’da düzenlenen "Uluslararası Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Sempozyumu"nda konuşan Yelkenci, 4+4+4 eğitim sistemi ile ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Gündeme getirdiği konular, eğitimde beceri temelli bir dönüşümün gerekliliğine dikkat çekiyor. Yelkenci, “Beceri örgüsü temelli bir müfredat, yalnızca çoktan seçmeli sınavlarla ölçülemez. Öğrenciyi, tüm yönleriyle değerlendiren yeni bir sistem inşa etmeliyiz” dedi.

Kademeler Arası Geçişte Yeni Yaklaşım

Bakan Yardımcısı Yelkenci, özellikle ortaokuldan liseye ve liseden üniversiteye geçiş aşamalarında köklü değişikliklerin şart olduğunu vurguladı. Öğrencilerin sadece akademik değil, bütünsel olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. “Kademeler arası geçişleri değerlendirirken, mevcut sistemin son dört yılını yeniden gözden geçirmek zorundayız” diyerek, 4+4+4 sisteminin son dört yılındaki eksikliklere dikkat çekti.

"Eğer bu adımları bugünden atmazsak, gelecekte daha büyük zorluklarla karşılaşmamız kaçınılmaz olacaktır," diyen Yelkenci, reformların önemine vurgu yaptı.

4+4+4 Sistemi Neden Gözden Geçirilmeli?

Eğitim sisteminin öğrencilerin sadece sınav başarısıyla ölçülmesi, günümüz dünyasının taleplerine yanıt vermekte yetersiz kalıyor. Yelkenci, beceri temelli müfredatın bu noktada devreye girmesi gerektiğini belirterek, öğrencilerin yalnızca sınav sonuçlarıyla değerlendirilmesinin yanlış olduğunu savundu. Kademeler arası geçişte daha kapsamlı, öğrenciyi her yönüyle ele alan bir yaklaşımın benimsenmesinin kaçınılmaz olduğunu dile getirdi.