En önemli nedeni uzun süreli olarak sigaraya (tütün dumanına) maruz kalmaktır. Ancak genetik faktörler, radon gazı, asbest ve hava kirliliğine maruz kalma gibi faktörler de bu hastalığın oluşumundan sorumlu tutulmaktadır.
Hastalığın %85-90'ından sigara kullanımı sorumludur. Kanser gelişme riski sigaraya başlama yaşı, içilen sigara miktarı, sigara içme süresi ile ilişkilidir. Sigara içenlerde akciğer kanserine yakalanma riski hiç içmeyenlere göre 20-40 kat daha fazladır. Sigaranın bırakılmasıyla ilk günlerden itibaren zararlı etkiler azalmaya başlamaktadır. Ancak sigaranın bırakılmasından 15-25 yıl sonra bile akciğer kanserine yakalanma riski içmeyenlere göre 5-6 kat yüksektir.
Akciğer kanseri büyük oranda tütün ürünleri tüketimi ile ilişkilendirilmiş olsa da çevresel ve mesleki risk faktörleriyle birlikte genetik faktörler de hastalığın ortaya çıkmasında rol oynamaktadır. Renksiz, kokusuz ve radyoaktif özellikte bir gaz olan radon gazı, akciğer kanserine neden olan sigaradan sonraki en önemli risk faktördür. Bunun yanı sıra asbest minerali ile temasa maruz kalanlarda akciğer kanseri riski 6 kata kadar artış gösterebilmektedir. Soy geçmişinde akciğer kanseri bulunan kişilerde hastalığın görülme olasılığı 2 kat daha fazladır.
Akciğer kanserinin en sık görülen belirtileri nefes darlığı, öksürük, bel /sırt ağrısı ve kilo kaybıdır. Hastalığın başlangıç evresinde ortaya çıkan belirti ve bulgular çoğunlukla fark edilememekte, sigara içen kişilerde de sıklıkla görülen öksürük gibi belirtiler önemsenmemektedir. Bu nedenle akciğer kanseri tanısı gecikebilmektedir.
Kesin tanı, biyopsi ile konulmaktadır. Biyopsi işlemi genelde bronkoskopi ile göğüs hastalıkları tarafından veya bilgisayarlı tomografi destekli olarak girişimsel radyoloji tarafından yapılmaktadır.
Kanserin histolojik alt tipi, kanserin evresi ve hastanın genel performans durumu tedavi ve prognozu belirleyen faktörlerdendir. Akciğer kanserinin birçok histolojik alt tipi olmasına rağmen, klinikte genellikle küçük hücreli ve küçük hücreli dışı akciğer kanseri olmak üzere iki grupta incelenir. Küçük hücreli akciğer kanseri tedavisinde kemoterapi, immunoterapi ve radyoterapi tercih edilirken, küçük hücreli dışı kanser tedavisinde mümkünse ilk tercih cerrahidir. Buna radyoterapi, kemoterapi, immunoterapi ve hedefe yönelik ilaçlar eklenmektedir.
Akciğer kanseri farkındalığı için bu hastalık hakkında bilgi sahibi olmak, erken dönemde ortaya çıkan bulguları fark edebilmek ve önemsemek, risk faktörlerinin varlığında düzenli olarak tarama programlarına başvurmak oldukça önemlidir. Ancak en önemlisi sigaraya başlamamak, başlanmış ise en kısa sürede bırakmaktır. Kanser hayatınızı söndürmeden siz sigarayı söndürün!
Antalya Altın Portakal Film Festivali geri sayımı başladı! Festivalin simgesi altın Venüs heykelleri, kentin en işlek noktalarına yerleştirildi. Antalya, sinema tutkunları ve sanatseverler için adeta bir açık hava galerisini andırıyor.
Cinsel fonksiyon bozuklukları, sanıldığından çok daha yaygın bir sağlık sorunu olarak hem kadınları hem erkekleri etkiliyor. Uzmanlar, fizyolojik ve psikolojik faktörlerin bu sorunun temelinde yer aldığını belirtiyor. Erken tanı ve doğru tedaviyle büyük ölçüde çözüm mümkün. İşte detaylar…
Türkiye A Milli Futbol Takımımız, 2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri E Grubu’nda ilk sınavına çıkıyor. Gürcistan deplasmanıyla başlayacak serüvende futbolseverlerin gözü kulağı maçın saatinde ve yayın kanalında olacak. İşte 2025 milli takım maç takvimi ve Gürcistan-Türkiye karşılaşmasının tüm detayları.
Mersin’in Erdemli ilçesinde yer alan Elaiussa Sebaste Antik Kenti’nde 30. dönem kazı çalışmaları başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında yıl boyunca sürecek kazılarda, Türk, Amerikan ve İtalyan ekipler ortaklaşa çalışacak. Antik kentte ortaya çıkarılan mozaikler ve mezarlar, bölgenin tarihî önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
İstanbul’da öğrenim gören Burdurlu üniversite öğrencileri, İstanbul Burdurlular Derneği’nin düzenlediği dondurma ve çay programında bir araya geldi. Etkinlikte iş insanlarıyla öğrenciler tanışma fırsatı bulurken, samimi bir dayanışma ortamı oluştu.
Antalya’nın Serik ilçesinde hasta taşıyan 112 ambulansı, yoğun trafikte ilerleyemedi. Araçların yol vermemesi nedeniyle dakikalarca beklemek zorunda kalan sağlık ekiplerinin mücadelesi cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Görüntüler, trafikteki duyarsızlığı bir kez daha gözler önüne serdi.
Yorumlar (0)