Beslenme ve Diyet Uzmanı Gamze Gültekin, kanser hastalarının tedavileri sürecinde; koku tat almadan, kusma bulantıya, ishalden kabızlığa ve sindirim sistemiyle ilgili sorunlar yaşayabileceğine dikkat çekti. 6 sorunun çözümüne yardımcı olmak için 6 reçete öneren Gültekin “Hastalar bu şikayetleri yaşarken bazı yiyecekleri yiyerek, sakıncalı olanlardan ise uzak durarak bu sorunlarıyla başa çıkabilirler” dedi.
Acıbadem Kent Onkoloji Merkezinde görevli Uzman Diyetisyen Gamze Gültekin, kanser hastalarının kullandıkları ilaçlara, uygulanan tedaviye ve süresine bağlı olarak yemek düzenlerinde olumsuz değişiklikler yaşayabileceklerini ifade etti. Hastanın iştahının da bu süreçte olumsuz etkilenebileceğini, bunun kilo kaybına yol açabileceğini belirten Gültekin, “Hastanın günlük ihtiyacı olan; protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineralleri almasının sağlanması çok önemlidir. Hasta yeterli enerjiyi almalıdır. Tedavi sürecinde ortaya çıkabilecek sindirim sistemi sorunları bu ihtiyacın karşılanmasına engel olabilir. Dolayısıyla yaşanan; ağız ya da boğaz ağrısı, koku ya da tat değişikliği, bulantı, kusma, ishal, kabızlık gibi sindirim sistemi şikayetlerinin giderilmesi gerekir. Örneğin; ağızda acıma, diş etlerinde hassasiyet ve boğaz ağrısı çoğu zaman kemoterapiden ve radyoterapiden kaynaklanır. Bu gibi durumlarda; tuzlu, asitli, sert ve kuru besinleri çiğnemek ve yutmak zor olacaktır. O nedenle yumuşak fakat besleyici besinler seçilmelidir.” diye konuştu.
Uzman Diyetisyen Gamze Gültekin, "Ağız ve boğaz ağrısı olduğunda; yoğurt, muz, patates püresi, ezme çorbalar, çok pişmiş et, sebze püresi, olgun taze meyveler, pişmiş yumurta, elma püresi, yumuşak peynir, makarna, muhallebi, sütlaç gibi yiyecekler doğru tercihler olacaktır. Tedavi sırasında tat ve koku algılama duyusu değişebilir; yiyeceklerin, özellikle et ve yüksek proteinli diğer besinler acı ya da metalik bir tat vermeye başlar. Bu değişikliklerin nedeni kemoterapi ya da radyasyon tedavisi olabileceği gibi, hastalığın kendisi de olabilir. Genellikle tedavi tamamlandıktan sonra bu değişiklikler normale döner. Tat ve koku değişikliği olursa; alışverişinizi kendiniz yapın, gözünüze hoş görünen ve güzel kokan yiyecekleri seçin. Beslenmede protein önemli. Dana eti kokuyorsa; tavuk, balık, kuzu eti gibi diğer et türlerini ya da yumurtayı deneyin. Etleri meyve suları ya da hoşunuza giden soslara yatırarak lezzetini arttırın. Fesleğen, biberiye, defne yaprağı vb. gibi aromalı baharatlar veya otlar kullanabilirsiniz. Kötü kokarsa yemeklerinizi dışarıda pişirin. Yemek pişirirken mutfağı iyice havalandırın, varsa pencere, balkon kapısı açın. Yemeğinizi oda sıcaklığına geldiği zaman yiyin. Sizi rahatsız etmezse tat ve kokularını değiştirmek için soğan veya sarımsak ekleyin. Sabah kalktığınızda 1 bardak oda sıcaklığında suya limon damlatarak o suyla ağzınızı çalkalayın. Kusma bulantı ile birlikte olabilir ve bazı tedavi şekillerine bağlı olarak ortaya çıkar. Bulantınız olduğunda; kızarmış ekmek, kraker, gevrek, simit ve bunlarla beraber peynir yiyebilirsiniz. Makarna, fırında pişmiş ya da haşlanmış derisiz tavuk, kuru meyveler, ayran, patates bulantı olduğunda tüketilebilir. Bu süreçte yağlı besinler, kızartmalar, şekerlemeler, tatlılar, baharatlı ya da sıcak yiyecekler, ağır kokulu yiyecekler bulantıyı daha da artıracağı için sakıncalı yiyecekler listesinde yer alır. Bulantınız olduğunda; az, sık ve yavaş yemeye gayret edin. Açlık hissederseniz öğün aralarında da yiyin ve sizi cezbeden yiyecekleri tüketin. İçecekleri öğünlerde değil öğün aralarında, oda sıcaklığında yavaş yavaş ve yudum yudum için. Sevdiğiniz yiyecekler bulantı yapıyorsa onları yemeyin. Bu sevdiğiniz yiyeceklerden tiksinmenize sebep olabilir. Yemeklerden hemen sonra 1 saat ya da daha fazla dinlenmek iyi gelecektir. Sabah kalktığınızda bulantı oluyorsa, yataktan çıkmadan önce kraker ya da kızarmış ekmek yemeniz sizi rahatlatabilir. Rahat giysiler giyin" şeklinde aktardı.
Kusma ile ile ilgili bilgi veren Gültekin; ishal ve kabızlık ile ilgili de önerilerini şöyle sıraladı:
"Kusma sorunu geçmeden bir şey yiyip içmeyin. Kusma tekrar kontrol altına alındıktan sonra az miktarda su ya da et suyu gibi hafif sıvı yiyecek-içecekleri alın. Her 10-20 dakikada 1 çorba kaşığı ile başlayınız. 20-30 dakikada bir 2-3 çorba kaşığına çıkartın. Hafif sıvılarla rahatladıktan sonra tamamen sıvı ya da hafif yiyecekler yemeye çalışın. Tedavi sırasında, özellikle kemoterapi ve vücudun alt bölgelerin, mide ve bağırsaklara radyoterapi uygulanması sırasında ishal yaygın olarak görülür. Enfeksiyonlar, besinlere karşı hassasiyet (ilaçlar nedeniyle ortaya çıkabilir) ve duygusal sorunlar ishale yol açabilir. İshal durumunda kaybettiğiniz suyu yerine koymak için bol su için. Sık ve az yiyin. Ağır öğünler yemeyin. Yüksek oranda sodyum ve potasyum içeren besinler; et suyu, muz, patates, pişmiş havuç yiyin. Yoğurt, pilav, şehriye, makarna, yayla çorbası, ekmek, kraker, derisi alınmış tavuk ya da hindi, az yağlı kuzu eti ya da balık, katı haşlanmış yumurta bu süreçte tüketilebilecek yiyeceklerdir. Sakınılması gerekenler ise yağlı besinler, kızartmalar, çiğ sebze ya da salata, süt ve yağlı peynirler, fındık, fıstık, ceviz gibi yağlı tohumlar, brokoli, kuru baklagiller, mısır, karnabahar gibi zengin lifli gıdalar, kayısı, erik, armut gibi lifli meyveler olarak sıralanabilir. Tedavi sırasında bazı ilaçlar kabızlığa yol açabilir. Yeterince lif içermeyen ya da yağ oranı yüksek beslenme tarzı da kabızlığa neden olabilir. Kabızlık çektiğinizde her türlü sıvı besini daha çok alın. Günde en az 8 bardak su için. Kuru baklagiller, kepeği ayrılmamış tahılları tüketin. Kayısı ya da kuru erik ya da bunların komposto/hoşaflarını tüketin. Her gün hafif egzersiz yapın."
Antalya Altın Portakal Film Festivali geri sayımı başladı! Festivalin simgesi altın Venüs heykelleri, kentin en işlek noktalarına yerleştirildi. Antalya, sinema tutkunları ve sanatseverler için adeta bir açık hava galerisini andırıyor.
Cinsel fonksiyon bozuklukları, sanıldığından çok daha yaygın bir sağlık sorunu olarak hem kadınları hem erkekleri etkiliyor. Uzmanlar, fizyolojik ve psikolojik faktörlerin bu sorunun temelinde yer aldığını belirtiyor. Erken tanı ve doğru tedaviyle büyük ölçüde çözüm mümkün. İşte detaylar…
Türkiye A Milli Futbol Takımımız, 2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri E Grubu’nda ilk sınavına çıkıyor. Gürcistan deplasmanıyla başlayacak serüvende futbolseverlerin gözü kulağı maçın saatinde ve yayın kanalında olacak. İşte 2025 milli takım maç takvimi ve Gürcistan-Türkiye karşılaşmasının tüm detayları.
Mersin’in Erdemli ilçesinde yer alan Elaiussa Sebaste Antik Kenti’nde 30. dönem kazı çalışmaları başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında yıl boyunca sürecek kazılarda, Türk, Amerikan ve İtalyan ekipler ortaklaşa çalışacak. Antik kentte ortaya çıkarılan mozaikler ve mezarlar, bölgenin tarihî önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
İstanbul’da öğrenim gören Burdurlu üniversite öğrencileri, İstanbul Burdurlular Derneği’nin düzenlediği dondurma ve çay programında bir araya geldi. Etkinlikte iş insanlarıyla öğrenciler tanışma fırsatı bulurken, samimi bir dayanışma ortamı oluştu.
Antalya’nın Serik ilçesinde hasta taşıyan 112 ambulansı, yoğun trafikte ilerleyemedi. Araçların yol vermemesi nedeniyle dakikalarca beklemek zorunda kalan sağlık ekiplerinin mücadelesi cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Görüntüler, trafikteki duyarsızlığı bir kez daha gözler önüne serdi.
Yorumlar (0)