Bahçeşehir Üniversitesi’nde (BAU) Tekstil ve Moda Tasarım Bölümü, farklı illerden gelen dokuma meraklılarının da merkezi haline geldi. Bölüm koordinatörü ünlü modacı Fırat Neziroğlu, Anadolu’nun yitip gitmek üzere olan 128 kumaş türünü dokumayı gençlere öğretiyor. ‘Genç dokumacılar’ adıyla kurs alan öğrenciler, kökeni Anadolu olan ve NASA’nın astronot kıyafetlerinde kullandığı Ankara keçisi yününden ip yapmayı, ipek böceğini öldürmeden ipek üretmeyi de öğreniyorlar.
İngiliz Kraliyet Ailesi ve Tayland Kraliçesine yaptığı tasarımlarla gündeme gelen Türkiye’nin önemli modacılarından Fırat Neziroğlu, Bahçeşehir Üniversitesi’nde öğrenciler yetiştiriyor. Dünyaca tanınırlığının yanında Türkiye’deki yerel dokuma değerleri için de önemli projelere imza atan Neziroğlu, Ankara keçisinin yününden ip ve ürün yaparak atıl hale gelen bu geleneği yeninden canlandırdı. Ultraviyole ışınları engelleyen ve NASA astronotlarının kıyafetinden de kullanılan Ankara keçisi yününü farklı alanlarda kullanan Neziroğlu, ipek üretmek için kozasındayken kaynar suya atılan ipek böceklerini kurtarmak için de bir teknik geliştirdi.
Türkiye’de üreticisi iyice azalan ya da üretimi son bulan 128 kumaşı yeninden tekstil kültürüne kazandıran Fırat Neziroğlu, bu bilgilerini öğrencilerine ve staj imkânları sunduğu ‘Genç Dokumacılar’ gurubuna aktarıyor. Farklı illerden gelen öğrencilerden oluşan ‘Genç dokumacılar’ aldıkları eğitimle birçok farklı kumaşın ipinin nasıl üretildiğini, kumaşın nasıl dokunduğunu, nerelerde kullanıldığını, kültürel özelliklerini ve yenilikçi kullanım şekillerini öğreniyor.
Ankara keçisi yününden astronot kıyafeti
Üniversitedeki atölyesinde öğrencileriyle yaptığı çalışmalarla deneyimlerini genç öğrencilerine aktaran Fırat Neziroğlu, Anadolu tekstil kültürünün gelecek nesillere aktarılmasının önemi üzerinde dururken şu ifadelere yer verdi:
"Uzun zamandır Andolu’da üretilen kültürel kumaşlarımızla ilgileniyorum. Erzurum’dan Şile’ye, Giresun’dan Hatay’a birçok ilde çalışma yaptık. Bazılarının artık ustalarının dahi kalmadığı 128 kumaş tespit ettik. Bunları iplik üretiminden kumaş tasarımına kadar uygulamalarla ürettik. Bazılarını çağdaş motiflerle geliştirdik. Mesela Ankara keçisinin yünü çok kıymetlidir. Bu yünün ultraviyole ışın geçirmeme özelliği sebebiyle NASA astronot kıyafetlerinde kullanılır. Ülkemizde ticari anlamda Ankara keçisi yünü üretimi kalmamıştı. Keçilerimizin sayısı yok denecek kadar azalmıştı. Kökeni Anadolu olan bir alanda İngilizler tekel durumundaydı. Bu alanda yetkililerle uzun süre çalışmalar yaptık. Şimdi ülkemizde 130 bin baş Ankara keçisiyle üretim yapılıyor. Bu yünlerden yapılan iplikleri değerlendiriyoruz."
Hedef tekstil kültük hazinelerini korumak
Genç dokumacıların, dünyadaki birçok kumaşı öğrenirken Anadolu tekstil kültür hazinelerini üretmeyi öğrenmelerine önem verdiğini dile getiren Neziroğlu sözlerine şöyle devam etti:
"Anadolu çok zengin bir tekstil kültürü mirasına sahip. Biz genç dokumacılara hem kültür hazinelerimiz olan bu kumaşların üretimini ve çağdaş tekstil ürünlerini öğretiyoruz. Bu yıl farklı illerden yaklaşık 50 genç arkadaşımız var. Ve bu gençlerden oluşan ekiplerle çok güzel işler çıkardık. Kültür mirasımızın korunması açısından bunu önemsiyorum. Ayrıca dokumayı 7’den 70’e herkese sevdirmek için de çalışıyoruz. Bu çalışmalarla tekstil kültür hazinelerimizi koruyabileceğimizi düşünüyorum. Genç dokumacılar, dünyadaki farklı kumaşları da öğreniyor. Gelecekte dünya çapında modacılar olabilmeleri en büyük hedefimiz. Bunun içinde hem kendi tekstil kültürümüzü hem de dünyayı bilmek zorundalar."
İpek böceğinin hayatını kurtaran yöntem
Canlıların hayatını ve ekolojik yapıyı da çok önemsediğini söyleyen Fırat Neziroğlu, "İpek böcekleri tırtılken dönüşmek için koza örer kendisine, klasik yöntemlerde ipek üretmek için koza kaynar suya atılır. İpek elde etmek için ipek böceği haşlanarak ölür. Bu duruma son vermek için yaptığımız çalışmalarla yeni bir yöntem bulduk. İpek böceklerini öldürmeden ipek üretebiliyoruz. Bu yöntemi Hatay’da deprem bölgesindeki bir dokuma gurubuna öğrettik. Ankara’da aynı çalışmayı yaptık. Genç dokumacılar da ipek böceğinin
hayatını koruyarak ipek üretmeyi öğreniyor" dedi.


Antalya Altın Portakal Film Festivali geri sayımı başladı! Festivalin simgesi altın Venüs heykelleri, kentin en işlek noktalarına yerleştirildi. Antalya, sinema tutkunları ve sanatseverler için adeta bir açık hava galerisini andırıyor.
Cinsel fonksiyon bozuklukları, sanıldığından çok daha yaygın bir sağlık sorunu olarak hem kadınları hem erkekleri etkiliyor. Uzmanlar, fizyolojik ve psikolojik faktörlerin bu sorunun temelinde yer aldığını belirtiyor. Erken tanı ve doğru tedaviyle büyük ölçüde çözüm mümkün. İşte detaylar…
Türkiye A Milli Futbol Takımımız, 2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri E Grubu’nda ilk sınavına çıkıyor. Gürcistan deplasmanıyla başlayacak serüvende futbolseverlerin gözü kulağı maçın saatinde ve yayın kanalında olacak. İşte 2025 milli takım maç takvimi ve Gürcistan-Türkiye karşılaşmasının tüm detayları.
Mersin’in Erdemli ilçesinde yer alan Elaiussa Sebaste Antik Kenti’nde 30. dönem kazı çalışmaları başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında yıl boyunca sürecek kazılarda, Türk, Amerikan ve İtalyan ekipler ortaklaşa çalışacak. Antik kentte ortaya çıkarılan mozaikler ve mezarlar, bölgenin tarihî önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
İstanbul’da öğrenim gören Burdurlu üniversite öğrencileri, İstanbul Burdurlular Derneği’nin düzenlediği dondurma ve çay programında bir araya geldi. Etkinlikte iş insanlarıyla öğrenciler tanışma fırsatı bulurken, samimi bir dayanışma ortamı oluştu.
Antalya’nın Serik ilçesinde hasta taşıyan 112 ambulansı, yoğun trafikte ilerleyemedi. Araçların yol vermemesi nedeniyle dakikalarca beklemek zorunda kalan sağlık ekiplerinin mücadelesi cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Görüntüler, trafikteki duyarsızlığı bir kez daha gözler önüne serdi.
Yorumlar (0)