Yozgat’ın Çekerek ilçesine bağlı Arpaç köyünde uzun yıllar tarım ve hayvancılıkla uğraşan Tuncay Erol, Çekerek Barajı kurulduktan sonra tarım arazileri sular altında kalınca, alabalık üreticisi olmaya karar verdi. Erol, kendi imkanlarıyla baraja kurduğu kafeste yılda 75 ton alabalık üretiyor.
Denize kıyısı olmayan bozkırın ortasındaki Yozgat’ın Çekerek ilçesinde bulunan Çekerek Barajı’nda 2011 yılında su tutulmaya başlanmasıyla, ilçede tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlayan bazı çiftçiler, balık üretimine başladı. Ağ ile gümüş, kerevit ve sazan tutan üreticiler kurdukları kafeslerde de alabalık yetiştiriyor. Çekerek’in Arpaç köyünde yaşayan 44 yaşındaki Tuncay Erol da, baraj kurulmadan önce tarımla uğraştığı yerde, şimdilerde kurduğu ağ kafes sistemiyle alabalık üretmeye başladı.
Kendi imkanıyla Çekerek Barajı’na 2014 yılında 13 üretim kafesi kuran Erol, yılda 75 ton alabalık üreterek geçimini balıkçılıkla sağlıyor.
"Bozkırın ortasında balık yetiştiriyoruz"
Balıkçılığın tarım ve hayvancılığa oranla daha fazla getirisinin olduğuna değinen Erol, "Barajda yıllık kapasitemiz olan 75 ton alabalık üretiyoruz. Balıklar, buradan genelde kamyonlarla Aydın’a balık işleme fabrikasına gidiyor. Orada yetişen balıklar ise canlı olarak Karadeniz’e gidiyor oradan da somon olarak ihraç ediliyor. Balıkçılık yapmayı düşünenlere bu işi tavsiye ederim. Çekerek Barajı balıkçılık yapmak için çok güzel. Bu yıl su sıcaklığı 28 dereceye kadar çıkmasına rağmen üretim iyi oldu. Denizimiz yok, bozkırın ortasında barajda balık üretiyoruz. Daha önce buradan dere geçerdi, fasulye, soğan yetiştirirdik, şimdi balık yetiştiriyoruz" dedi.
"Balık üretimi kolay bir o kadar da hassas"
Balık yetiştiriciliğinin kolay bir o kadar da hassas olduğunu belirten Erol, "Balıklar kafese haziran ayında 0,8 gram olarak gelmişti, şimdi porsiyonluk yani 300 gram oldular. Günde 2-3 kez kafesleri kontrol edip yemini vereceksiniz. Yemlerken balığın yem yemesine dikkat etmek ve kontrol etmek gerekiyor. Hasta olanları vaktinde tedavi etmek lazım, tedavi olmazsa kafesteki balıkların tamamı hastalanır" diye konuştu.
Antalya Altın Portakal Film Festivali geri sayımı başladı! Festivalin simgesi altın Venüs heykelleri, kentin en işlek noktalarına yerleştirildi. Antalya, sinema tutkunları ve sanatseverler için adeta bir açık hava galerisini andırıyor.
Cinsel fonksiyon bozuklukları, sanıldığından çok daha yaygın bir sağlık sorunu olarak hem kadınları hem erkekleri etkiliyor. Uzmanlar, fizyolojik ve psikolojik faktörlerin bu sorunun temelinde yer aldığını belirtiyor. Erken tanı ve doğru tedaviyle büyük ölçüde çözüm mümkün. İşte detaylar…
Türkiye A Milli Futbol Takımımız, 2026 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri E Grubu’nda ilk sınavına çıkıyor. Gürcistan deplasmanıyla başlayacak serüvende futbolseverlerin gözü kulağı maçın saatinde ve yayın kanalında olacak. İşte 2025 milli takım maç takvimi ve Gürcistan-Türkiye karşılaşmasının tüm detayları.
Mersin’in Erdemli ilçesinde yer alan Elaiussa Sebaste Antik Kenti’nde 30. dönem kazı çalışmaları başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında yıl boyunca sürecek kazılarda, Türk, Amerikan ve İtalyan ekipler ortaklaşa çalışacak. Antik kentte ortaya çıkarılan mozaikler ve mezarlar, bölgenin tarihî önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
İstanbul’da öğrenim gören Burdurlu üniversite öğrencileri, İstanbul Burdurlular Derneği’nin düzenlediği dondurma ve çay programında bir araya geldi. Etkinlikte iş insanlarıyla öğrenciler tanışma fırsatı bulurken, samimi bir dayanışma ortamı oluştu.
Antalya’nın Serik ilçesinde hasta taşıyan 112 ambulansı, yoğun trafikte ilerleyemedi. Araçların yol vermemesi nedeniyle dakikalarca beklemek zorunda kalan sağlık ekiplerinin mücadelesi cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Görüntüler, trafikteki duyarsızlığı bir kez daha gözler önüne serdi.
Yorumlar (0)