Öyle insanlar bilirim; herkesle tanışır, konuşur, samimidirler. Neşe onlarda, hareket onlardadır. Mutlu görünürler. Çevreleri geniştir.
Onlar için hırsız, namussuz, uğursuz farketmez, yeter ki insan olsun; hemen samimiyeti ilerletirler.
Hacıyla Mekke’de, dervişle tekke’de, sarhoşla dakkada…buluşuverirler.
Bunların pek düşmanı olmaz. Çünkü dilleri de tatlıdır. Damardan girmesini çok iyi becerirler. Nabza göre şerbet vermede üstlerine yoktur. Yalakalıkta sınır tanımazlar. İnandırıcılıkları yüksektir.
Bir zamanlar onlar hakkında kötü düşünmezdim. Herkesle iyi olmak kötü bir şey miydi?
Hatta zaman zaman onlara gıpta ederdim. Ne sosyal bir adam, ne çok dostu var, derdim.
Hani meşhur laftır, bir kitap okudum hayatım değişti, derler ya, benim de onlara olan gıpta ediş ve hayranlığım, bir dergide okuduğum bir yazıya kadar anca sürdü.
Yazının başlığı şöyleydi: “Adam öyle namussuz ki tek bir düşmanı yok.”
Yazıda deniyordu ki:
“Allah’ın en sevgili kulu olan Hz. Muhammet’in sağlığında binlerce düşmanı vardı. Bu günse belki milyonlarca… Hz. İsa’ya sağlığında inananların sayısı sadece 12 idi…
Yani 12 havari…
Ötekiler, karşısında, belki de çoğu düşmandı.
Hz. Musa’nın karşısında Firavun, Hz. İbrahim’in karşısında Nemrut…etmediklerini bırakmamışlardı.”
Sonraları Peygamberimizin şu Hadis-i Şerif’ini duyunca olay kafama dank etti:
“Hud suresi beni kocattı.”
Neden kocatmıştı Hud suresi Allah Resülünü?
Çünkü o surede şöyle bir ayet vardı:
“Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!”
Durum demek ki çok ciddiydi. Bırakın yalancıyla, hırsızla, itle, uğursuzla dost olmayı, yanından bile geçmeyecektiniz; üstelik de , emrolunduğunuz gibi dosdoğru olacaktınız.
Demek ki insanın hiç düşmanının olmayışı, onun iyi bir insan olduğunu değil, başka şeyleri düşündürmeliydi.
İşte o günden beri, biri bana, “ filancanın hiç düşmanı yok,” dese , buna hayranlık duymadan önce aklıma hemen o yazının başlığı gelir ve kendi kendime sorarım:
Sakın bu adam yamuğun biri olmasın?
2024
Ramazan Canural'ın 'Hala kirada oturuyorum ve halimden şikayetçi değilim' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Seçim sürecinde yaşadığımız bazı gerçekler' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Bayrama girerken...' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Yaşanmış renkli seçim anıları' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Komşu bahçede ani bir feryat ve...' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Seçimler yaklaşırken' adlı köşe yazısı. Ramazan Canural'ın duygu ve düşüncelerini anlatan bu yazıda, iyimserlik ve kötümserlik arasındaki iç çatışmaya tanık oluyoruz. Yazar, projelerini ve "Kızıl Elma" hedefini paylaşırken, seçim yorgunluğu ve yaşın ilerlemesi gibi endişelerini de dile getiriyor. Devamı
2024
Ramazan Canural'ın 'Mart Ayında özel gün ve haftalar' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Razaman Canural'ın 'İçkili Gazinolara Arsa Arama Serüveni' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Ramazan Canural'ın ''Şairler Sultanı' Necip Fazıl Kısakürek' adlı köşe yazısı Devamı
Yorumlar (0)