Erbâbının bileceği gibi, Ülkemiz de 30 Kasım tarihi “Dünya Şoförler Günü” olarak kutlanıyor… O nedenle ben daha yazımın başında ömürlerinin büyük bir bölümünü direksiyon başında geçiren, aracının içinde yiyen içen, yatan uyuyan ve otobüs, halk otobüsü, metrobüs, minibüs, ticârî taksi gibi araçlarla dünyanın insanını; kamyon, tır gibi araçlarla da dünyanın yükünü taşıyan ve traktörleriyle çorak toprakları veya verimsiz arâzileri sürerek ve ekerek biçerek de tabii, verimli hâle getiren tüm sürücülere-şoförlere kazasız belâsız ve sağlıklı sıhhatli uzun ömürler diliyor; şimdi de konu hakkındaki diğer görüş ve düşüncelerimi siz sevgili okurlarımla paylaşmak istiyorum:
ŞOFÖRLÜK ‘MESLEK OLMAKTAN’ ÇIKTI AMA
TIR, KAMYON, TRAKTÖR, OTOBÜS, MİNİBÜS
TİCÂRİ TAKSİ, MOTOSİKLET GİBİ ARAÇLARIN
SÜRÜCÜLERİNİN ‘DURUMLARI’ ÇOK FARKLI!
Ülkemiz de 16 ayrı kategori de sürücü ehliyeti olduğu gibi, birçok kişi de bu ehliyetlerden birine, hattâ birkaçına sahip. Yani günümüzde ehliyetsiz kişi ‘yok’ denecek azaldığı için şoförlük de bir meslek olmaktan çıktı… Ancak özel araç sahipleri veya sürücüleri ayrı; tır, kamyon, traktör, şehirler ve uluslararası yolcu otobüs sürücülerinin, şehirler, ilçeler ve köyler arası otobüs ve minibüs sürücülerinin, okul taşıt ve ticâri taksi sürücülerinin, kurye ve paket servisinde çalışan motosiklet sürücülerinin işleri diğer sürücülerden çok daha farklı ve oldukça zor olmalı!
Meselâ; tır ve kamyon şoförleri ya kendilerine ait ya da bir başkalarına ait araçları aç susuz ve süresiz bir şekilde ve gece gündüz demeden, yaz kış demeden, soğuk sıcak demeden ve muavinsiz veya yardımcı sürücüsüz bir şekilde kullanıyor-sürüyorlar… Şehirler ve Uluslar arası yolcu otobüslerinin sürücüleri yedek sürücü ile çalışsalar ve belirli saatlerde araç kullansalar ve pek soğuk sıcak görmeseler de, kendi canları bir yana, yaklaşık 50 yolcunun hayatî sorumluluğunu üstleniyorlar-taşıyorlar! Şehir içi özel ya da resmi minibüslerin veya halk otobüslerinin ve ticârî taksilerin sürücüleri, öğrenci taşıyan otobüs ve minibüsleri de, köyler ve ilçeler arası çalışan otobüs ve minibüslerin şoförlerinin işleri de oldukça zor! Ancak traktör, kurye ve benzer motosikletlerin sürücülerinin işleri ise zorun da zoru! Çünkü bu araçların şoför mahalleri açık olduğu, yani sürücülerin kasklarından başka herhangi bir kabin veya korumaları olmadığı için sürücüler yakıcı sıcaklara karşı da, dondurucu soğuklara karşı da korumasız oldukları gibi, muhtemel kaza ânında yaralanma oranları da diğer araçlara oranla çok daha fazladır…
ÖZEL ARAÇLARIN SÜRÜCÜLERİ, HİZMET ARACI
SÜRÜCÜLERİNE KARŞI DUYARLI DAVRANMALI!
Yukarıda da hatırlatmaya çalıştığım gibi, bazı özel araçların sürücüleri, afad, ambulans ve itfaiye gibi can kurtarıcı durumunda olan araçlara gerekli kolaylığı veya geçiş üstünlüğü hakkını görmezden geliyorlar. Dolayısıyla da birkaç dakikalık bir gecikme nedeniyle bazen can, bazen de mal kayıplarının artmasına neden olabiliyorlar!
BURDUR DA BAZI SÜRÜCÜLERİN ELLERİ BİR
TÜRLÜ ‘KLOKSONDAN’ SİNYALE VARMIYOR
Üç gün bende araç kullandım ama bırakın şehir ya da köy içinde veya meskün mahalde araç kullanmayı, dağ başında veya ormanlık alanlarda bile sinyalsiz dönüş yapmadığım gibi, sürat aşımı da yapmamışımdır. Bunu da hem kendime olan saygım ve can güvenliğim için, hem de alışkanlık edinmek için yapmışımdır!
BÜYÜK ŞEHİRLERİN… ARAÇ SÜRÜCÜLERİ... ‘‘İLİMİZ DE’’
ARAÇ KULLANMANIN ZOR OLDUĞUNU SÖYLÜYORLAR
SİNYALSİZ.. DÖNÜŞ YAPAN SÜRÜCÜLER.. UYARILMALI
TEKERRÜR ETMELERİ… HÂLİNDE CEZALANDIRILMALI!!
Büyük şehirlerde yaşayan ve araç ta kullanan çok kişiden duydum ama İstanbul’da ikâmet eden ve gerektiğinde araç ta kullanan iki oğlum da Burdur’da araç kullanmanın İstanbul’dan daha zor olduğunu söylüyor ve bu durumdan yakınıyorlar. Haksız da değiller! Çünkü tabiî ki istisnaları hariç, biz de birçok sürücünün eli kornadan ya da klaksondan sinyale varmıyor ki, bazıları bunu geceleri, okulların yanında ve hastânelerin acil servislerinin önünde bile yapıyorlar… O nedenle ben genelde gece, özelde de meskün mahallerde klakson çalan, aşırı sürat yapan, tirit yapan ve olabildiğince yüksek sesle müzik dinleyen, ister gece olsun ister gündüz, sinyalsiz dönüş, hattâ U dönüşü yapan, ters yönlerde seyreden sürücüler önce uyarılmalı, tekerrürü hâlinde de cezalandırılmalı… Dolayısıyla da ihmal ya da aldırmazlık nedeniyle meydana gelen kazaların önüne geçilmeli…
YOLLARIN KURALINA UYMAK YERİNE
YOLLARIN KRALI OLMAK İSTİYORLAR!
Velhâsıl-ı kelâm, hülâsâ-i netice; Ülke genelinde de, İlimiz genelinde de araç ve sürücü sayısı katlanarak artıyor… Ve yolların da, oto parkların da birçoğu yıllar öncesinin araç sayısına ve yapısına göre planlandığı ve yapıldığı için günümüzün araç sayılarına da, yapılarına da uymuyor. Bu durum da hem park sıkıntısına, hem de trafik kazalarının, hattâ kavga ve dövüşlerin artmasına, yaralanma ve ölümle sonuçlanmasına neden oluyor… Ve bası şoförler, yılların deneyimi ve sahasında uzman kişilerin hazırlayıp uygulamaya koydukları trafik kurallarına uymak yerine yolların kralı olmayı yeğliyorlar! Sonra da hem kendi canlarını, hem sevdiklerinin canlarını, hem de başkalarının canlarını yakıyor veya tehlikeye atıyorlar’ diyor, bu vesîleyle ‘tüm şoför veya sürücülerimize kazasız belâsız ve hayırlık yolculuklar diliyor, tamamına sağlıklı sıhhatli günler dileklerimle birlikte saygılar sunuyorum.
KAZALAR, ÇİĞNENMİŞ KURALLARIN İNTİKÂMIDIR!
TRAFİK DİKKÂT İSTER, ÂZÂMÎ GAYRETİ GÖSTER!..
SEN SEN OL, ÖNÜNÜ GÖRMEDEN SOLLAMA,
DOLAYISIYLA DA EVİNE ACI HABER YOLLAMA!..
Özlü sözlerden
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Kitap gününü, turizm haftasını kutlayalım!! Malazgirt ve kutlu doğum haftasını unutmayalım!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Vali Öksüz 'Koordine etmekle yetinmiyor' Aynı zamanda kontrol ve takip de ediyor' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Herkesin her şeyin günü olur da köşe yazarlarının olmaz mı?' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Erdoğan ‘kadrosunu’ yenileyecek mi yoksa rötuş yapmakla mı yetinecek?!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Haftalarında olsun Şehitlerimizi unutmayalım-unutturmayalım!!!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Akşener 'Genel Başkanlığı' bırakmayacak ve İran Balonu İsrail semalarında söndü' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın ''Un bitti-din bitti...' olmasın!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Her şeye rağmen bayram(n)ımız kutlu, insanımız mutlu olsun!!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Siz Çok Yaşayın ‘Yaşatmak İçin Yaşayan’ Ve ‘Öldürmemek İçin Çabalayan’ Polisler!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Kadir Gece(m)niz Mübarek her gece(m)niz Kadir olsun' adlı köşe yazısı Devamı
Yorumlar (0)