Bendeniz, yıllardır Yeni Gün Gazetesi’nde, bir müddettir de NNC Medya adlı Haber Sitesinde günlük yazılar yazıp yorumlar ve bazen de haberler yaptığım gibi; yarım asra yakındır da ulusal gazete ve ‘seyrek te olsa televizyonlarda haberler yapan bir gazeteci olarak’ İstanbul Belediyesi’nde olup bitenleri de değerlendirmek istiyorum… Çünkü koca(mış) dünyanın globalleştiği, âdeta bir köy hâline geldiği, insanların yatak odalarına-mahremlerine dahî girildiği, yani hiçbir şeyin gizli kapaklı kalmadığı bir devirde; genelde insanların, özelde de gazetelerin-gazetecilerin, basın yayın organlarının, dolayısıyla da köşe yazarlarının; hava aracıyla 50 dakika, internet aracıyla ise 50 saniyelik bir mesafede olan İstanbul Belediyesinde olup bitenlerden habersiz olması ve olup biten olumluluklara ve olumsuzluklara kayıtsız kalması-duyarsız davranması düşünülemez!
Kısacası ve açıkçası; İstanbul gibi büyük bir şehrin Belediye Başkanının bir terör ya da suç örgütü kurmak veya yönetmek, irtikap, rüşvet almak, ihaleye fesat karıştırmak, hukuka aykırı olarak kişisel verileri elde etmek gibi iddialar nedeniyle önce göz altına alınması, sonra da tutuklanması karşısında ister yerel olsun ister ulusal, bir gazetenin ve gazetecinin o iddialara, olup bitenlere kayıtsız kalması düşünülemez… O nedenle, ben de ‘arada bir olduğu gibi’, bugünde Ekrem İmamoğlu davasına girmek ve konuyu olabildiğince tarafsız bir şekilde değerlendirmek istiyorum:
Ülkemiz de olup bitenlerle az çok ilgilenen herkesin bileceği veya hatırlayacağı gibi, İstanbul Büyük Şehir (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu davasına benzer bir dava da Fransa’da yaşanmış, yani Fransa’nın Cumhurbaşkanı Adayı Le Pen sadece YOLSUZLUKTAN! dolayı hüküm giymiş, dolayısıyla da adaylığı düşmüştü… Ama, Pen’in hüküm giymesinin suçu bizde Erdoğan’a olduğu gibi, Fransa da Cumhurbaşkanı Macron’a mal edilmemiş-yüklenmemişti! Çünkü, bizdeki herhangi bir olumsuzluk otokrasiden, özelde Fransa’ da genelde Batı da yaşanan büyüklü küçüklü olumsuzluklar ise demokrasiden sayılıyor!
Bizde görülen İmamoğlu davasıyla Fransa da görülen Pen davası kıyaslanıyor, dolayısıyla da mahkemeler adaletsizlikle, peşin hüküm vermekle, kişileri ve bilhassa siyasi ya da ünlüleri yersiz ve zamansız tutuklamakla, Cumhurbaşkanı Erdoğan da rakiplerinin yollarını kesmekle suçlanıyor… Amma velâkin, İmamoğlu’na yöneltilen ağır ve çok çeşitli suçlamalarla, Pen’in sadece YOLSUZLUKTAN dolayı ve tutuklama olmadan yargılanması, ceza alması ya unutuluyor ya da kasten unutturuluyor! Ki, Pen’in yandaşları zimmetlerine geçirdikleri paraları kişisel çıkarları için değil, partilerinin güçlenmesi için kullandıklarını iddia ediyorlar… Oysa İmamoğlu’nun ve kendisiyle birlikte tutuklanan ve yargılanan şüphelilerin zimmetlerine geçirdikleri menkul ve gayrimenkulleri partilerinin yararına, yani yasal ve kamu yararına hizmetler üretmek ve yapmak için kurulmuş olan bir siyaset kurumuna değil, kendi üzerlerine geçirdikleri iddia olunuyor…
Her kim ve ne adına yaparsa yapsın zimmetin her türlüsü yanlıştır-suçtur… Ancak, kişilerin herhangi bir zimmeti yasal bir partinin, kurum veya kuruluşun yararına veya üstüne değil de, kendi üzerlerine geçirmeleri ise daha büyük bir yanlış ve suçtur!
Hatırlanacağı üzere şimdiki Cumhurbaşkanı, İstanbul Büyükşehir eski Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Belediye Başkanlığı sırasında ve Siirt’te düzenlenen bir açık haya mitinginde okuduğu ‘yasal’ bir şiir nedeniyle tutuklanmış ve formalite ya da baskı altında yapılan bir yargılama sonunda 10 ay hapis cezası alarak cezaevine atılmış, dolayısıyla da demokratik bir şekilde yapılan seçimler sonuncunda getirildiği İBB Başkanlığı düşürülmüştü!
Erdoğan’ın o haksız hukuksuz bir şekilde yapılan yargılama sonucunda ve hapse atılması karşısında sesini çıkarmayan kesimler, gazeteciler, basın yayın organları, köşe yazarları, yorumcular, STK’ler, siyasiler İmamoğlu’nun ve yandaşlarının gözaltına alınmaları, tutuklanmaları söz konusu olunca, ağız birliği yapmışçasına ve her şey olup bitmişçesine yargı organlarını ve yargı organlarına baskı yaptığı gerekçesiyle Erdoğan’ı suçluyorlar! Ki, Erdoğan’a o dönemde yapılan alenî haksızlığa ve bâriz hukuksuzluğa rağmen, ‘kendisine inanan-gönülden bağlanın kesimler dâhil’ kimse İmamoğlu’na verilen sınırsız desteğin bir benzerini vermemiş, dolayısıyla da ülkemiz de herhangi bir huzursuzluğun ya da olumsuzluğun yaşanmasına neden olmamışlardı!
Uzun lâfın kısası, meselenin hülâsâsı; ben ‘Ziya Gökalp’in yazdığı ve hiçbir soruşturmaya veya cezaya uğramadığı, benim de çok beğendiğim bir şiiri okuyan Recep Tayyip Erdoğan’ın İBB Başkanı olmasaydı hapse atılmasının söz konusu olmayacağını biliyorum. Amma velâkin doğru ya da değil, hakkında çeşitli ve oldukça ağır iddialarda bulunulan Ekrem İmamoğlu’nun da önce Beylikdüzü İlçesi’nin, sonra İstanbul gibi büyük ve kozmopolit bir insan yapısına sahip, dolayısıyla her türlü alavere dalaverenin döndürülmesine müsait olan bir şehrin Belediye Başkanı olmasının ötesinde Cumhurbaşkanı adayı olmasaydı bahse konu suçlamaların muhatabı olmaz, dolayısıyla da İBB Başkanı olarak kalabilirdi herhalde!’ diye düşünüyorum. Ancak, ‘ben yine de herkesin bir masumiyet karinesi olduğuna-olması gerektiğine, yani suçu ispatlanana kadar herkesin masum olduğuna ve şüphelerin sanıkların lehine olması gerektiği ilkesine olan inancım nedeniyle, Ekrem İmamoğlu’nu da diğer şüphelileri de ‘şimdilik’ mâsum olarak kabul ediyor ve ‘hak ettiğimiz bir cezaya duçar olmak, hak etmediğimiz bir ödülü almaktan daha yeğdir!’ diyor herkese ‘âdil-adâletli’ saygılar sunuyorum.
ADÂLET GÜZELDİR, FAKAT DEVLET BÜYÜKLERİNDE
YÖNETİCİLER DE VE MAHKEMELERDE OLURSA ÇOK
DAHA GÜZELDİR… Ve HAKSIZLIK KARIŞISINDA SUSAN
DİLSİZ ŞEYTANDIR! Hadis-i Şerif meali
NE KADAR YÜKSEKTE OLURSAN OL YASALAR SENDEN DE
YÜKSEKTEDİR..! Thomas Fuller
BİR SIRRI SAKLAYARAK ADÂLETE ZARAR VERMEKTENSE
ADÂLET UĞRUNA ZARAR GÖRMEYİ TERCİH EDERİM!
Beethoven
ADÂLET TOPALDIR, AĞIR AĞIR YÜRÜR, FAKAT GİDECEĞİ
YERE ER-GEÇ VE MUTLAKA VARIR… Mirabeau
ADÂLET BİR KUTUP YILDIZI GİBİ YERİNDE DURUR
GERİ KALAN HER ŞEY ONUN ETRAFINDA DÖNER!
Konfüçyus
BIRAKIN ADÂLET YERİNİ BULSUN, İSTERSE KIYÂMET
KOPSUN! Willam Vatson
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Cibilliyetsizliklerini cinsiyetsizlikle taçlandırmak istiyorlar!' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Şeriat gelir diye korkmayın!!! Çünkü, o geleli 1446 yıl oldu' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Bugün hava şehitleri anılacak, aile günü ile güçsüzler, yaşlılar ve korunmaya muhtaç çocuklar konuşulacak ve Eczacılar günü ile gençlik haftası kutlanacak' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Emeklilerin bayram ikramiyeleri asgari '5-6 Bin TL'ye yükseltilmeli ve dini bayramların tatil günleri 7 güne (Bir Haftaya) çıkarılmalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Hemşirelerimizin haftalarını kutlarken, engellilerimizin haftalarını unutmayalım!!!' adlı köşe yazısı.... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Vakıflar hayırlara pedal veya gaz şerlere fren olan kuruluşlardır' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Anam benim, anam benim, hasretiyle... Yanan benim. Varlığında gülen, eğlenen yokluğunda ağlayan, yanıp tutuşan benim...' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Cumhurbaşkanlarının... Kerametleri diplomalarından menkul olmamalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Don 'çiftçilerin... TARSİM sigortalarını da' vurdu!' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Meğer sen, büyük 'bir sır küpü ve barış güverciniymişsin' de! Ben sırrını çözememişim sırrı' adlı köşe yazısı... Devamı
İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yürütülen yolsuzluk ve terör soruşturmasının ikinci dalga operasyonu sürerken, Ekrem İmamoğlu'na ait oldukları öğrenilen olan araçlara el konuldu. Detaylar haberimizde..
İBB’ye ve görevinden uzaklaştırılan tutuklu başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında, İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa’nın emniyette verdiği ifadesi ortaya çıktı. Detaylar haberimizde..
Ekrem İmamoğlu, Silivri Cezaevi’nden Burdur halkına mesaj gönderdi. 'Milletimiz kazanacak' dedi. Davasının canlı yayınlanmasını istedi.
CHP Bucak İlçe Başkanlığı, Ekrem İmamoğlu hakkında çıkan metro ve kredi iddialarına “Yalanlar ve Gerçekler” başlığıyla açıklama yaptı.
İstanbul’da Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından Saraçhane’deki gösterilerde provokatif davranışlar sergileyince gözaltına alınan ABD vatandaşı, akşam saatlerinde sınır dışı edildi.
CHP’nin Burdur'da düzenlediği Cumhurbaşkanlığı aday belirleme sandığında 22 binden fazla kişi oy kullandı, sonuçlar netleşti.
Yorumlar (0)