
Benim okurlarım arasında anlamını bilmeyen yoktur ama ben yine de bugünkü yazıma anlamı çok, çoktan da derin ve geniş olan Allahuekber’in kısaca mânâsını vererek ve nerelerde söylendiğini veya okunduğunu ya da getirildiğini hatırlatarak başlamak istiyorum:
ALLAHUEKBER ‘her şeyden üstündür, yücedir, uludur…’ gibi anlamlara gelir ve bu tekbir ezan, kâmet, namaz, bayram namazı, cenaze namazı, namaza başlarken, namazın rükünlerinde, namaz sonundaki tesbihde, vitir namazında kunut duasından önce, bayram hutbesi sırasında, kurban keserken, mehter marşlarında, tasavvuf, sünnet merâsimi, nikâhta ve savaşta getirilir…
ALLAHUEKBER’İ ELEŞTİRENLERE EN İYİ
CEVAP MURAT KEKİLLİLİ’DEN GELMİŞ!
Deprem bölgesinde ve insanları göçük altından sağ olarak çıkardıkları anda kurtarıcıların ve kurtarılan kişilerin veya yakınlarının tekbir getirmelerini (Allahuekber-Allah >c.c< en büyüktür, ondan başka İlâh yoktur… vesaire demelerini) eleştiren kişilere en güzel cevap ünlü sanatçı Murat Kekilli’den gelmiş… Yani, Murat Kekilli sosyal medya hesabından yaptığı açıklama da:
“Tekbir getiren kişiler ya ne yapsalardı? ‘Oley’ ya da ‘Mon dieo’mu.. deselerdi? Ordusuna ‘Peygamber Ocağı’ denilen bir coğrafya da yaşıyoruz. Savaşlarda en ön safta giderken ‘Allahuekber’ diyerek gidiyoruz. Siz neyin mücadelesini veriyorsunuz, kimin nurunu söndürmeye çalışıyorsunuz kansızlar..?” demiş…
Kısacası ve açıkçası, Murat Kekilli Allahuekber karşıtlarına verilecek en güzel cevabı vermiş… O nedenle ben bu konuyu burada kapatıyor, sözü güncel bir konuya girmek istiyorum:
ÖZEL BANKALAR KUMBARASINI KIRAN
ÇOCUKLAR KADAR BİLE OLAMADILAR!
Son zamanlarda tesânüte-birlik beraberliğe, dayanışmaya ve kaynaşmaya o kadar ihtiyacımız vardı, o kadar ihtiyacımız vardı ki, imdadımıza Ülkemizden, can Azerbaycan’a varıncaya kadar tam 213 televizyon kanalının ve 562 radyonun canlı olarak yayınladığı “TEK YÜREK” kampanyası yetişti ve kampanyada 135 milyar, toplam SMS 9 milyon olarak açıklandı!
Gerisi varsa da miniklerin kendi kumbaralarını kırıp uzun zamandır biriktirdikleri harçlıklarını depremzedelere bağışlamaları, göçük-enkaz altından çıktığı halde elinde avucunda kalan parasını bağışlayan, askerlerin-Mehmetçiklerin kendi aralarında para toplayıp kampanyaya katılmaları ve benzer davranışlarda bulunmaları ekran başında hepimizin gözlerini yaşarttı… Ancak, özel bankaların, koca koca holdinglerin ve zincir marketlerin kampanyaya ya hiç katılmamaları ya da yeteri kadar ilgi göstermemeleri gözlerden kaçmadı… Yani halkın üzerinden geçinen ve vatandaşın parasıyla kârlarına kâr katan özel bankalar, parayı para demeyen dev holdingler ve zincir marketler kumbarasını kırıp kampanyaya katılan yavrular kadar olamadılar maalesef! Dolayısıyla da gözden gönülden düştüler…
VATANDAŞ BU BANKA VE HOLDİNGLERE GEREKEN
CEVABI VERMELİ-DUYARSIZLIKLARINI KAYDETMELİ
Halkımız, hemen herkesin karınca kararınca katıldığı ‘Tek Yürek Kampanyası’na ya hiç ilgi göstermeyen-görmezden gelen ya da yeteri veya gerektiği kadar destek vermeyen bankaları, holdingleri, marketleri ve benzer ticârethâneleri akıl defterine kaydetmeli ve tavrını ortaya koymalı ki, bunlar hadlerini hudutlarını bilsinler ve bundan sonraki benzer kampanyalara gerekli desteği versinler!
MUHALEFET PARTİLERİNİN GENEL BAŞKANLARI
KAMPANYAYA KATILARAK TAKDİR TOPLADILAR
İzleyebildiğim kadarıyla kampanyaya bazı siyasi partilerin Genel Başkanları da katıldılar, dolayısıyla da takdir topladılar… Ve diğer genel başkanlar herhangi bir bağış yaptılar mı yapmadılar mı onu bilmiyorum ama eski Başbakanlardan Tansu Çiller’in bir milyon lira gibi ciddi bir bağışta bulunduğunu duydum…
Uzun lâfın kısası, meselenin hülâsâsı; normal zamanlarda yapılan bazı eleştiriler, felâket veya olağanüstü hallerde derhal kesilmeli ve millî birlik beraberlik kuralları devreye sokulmalı…
Asil ve necip milletimiz bu birlikteliği en ivedi ve en güzel şekilde sağladı ama bazı kurum, kuruluş, parti ve STK’lar maalesef bunu başaramadı… Dolayısıyla da sınıfta kaldı… O nedenle ben Cenab-ı Hakk bizi bundan sonra hiçbir âfete veya felâkete maruz bırakmasın! Şayet bırakırsa bile millî birlik beraberliğimizi ve ağzımızın tadını bozmasın!’ diyor, herkese saygılar sunuyorum.
İNANDIĞINIZ GİBİ YAŞAMAZSANIZ
YAŞADIĞINIZ GİBİ İNANMAYA BAŞLARSINIZ…
Hz. Ömer (r.a)
HERKESİN ANLAYIŞ DERECESİ FARKLIDIR
BENİM SANA ANLATACAKLARIM, ANCAK
SENİN ANLAYACAĞIN KADARDIR…
Hz. Mevlânâ
EN İYİSİ SEVİNMEYİ ÖĞRENELİM; BÖYLECE
BAŞKALARINA ACI VERMEYİ VE ACILARI
DÜŞÜNMEYİ UNUTUNUZ…
Frietrich Nietzsche
PEŞİNDEN GİDECEK CESARETİN VARSA
BÜTÜN HAYALLER GERÇEK OLABİLİR…
Che Guvara
YORMA KENDİNİ, BIRAK HAYATINA EŞLİK
ETMEK İSTEYENLER SENİNLE GELSİN…
Chorles Bukowski
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Şöhret afettir! Onun için 'Şöhretin şehvetine kapılmamak' gerekir!' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Hakemler 'Harama Hile' katmışlar!' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Önemli olan haftaları kutlamak değil, ruhuna uygun davranmak' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Akran zorbalığı mı ekran zorbalığı mı?' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'İnsanlığın öldüğü bir dünyada İnsan Hakları Günü'nü kutlamak' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Özür dile(me) gününde kaç kişiden özür diledik?' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Maduro, Trump'ı madara etti!' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın ''Dünya Kadın Hakları Günü'nün 'Türk Kahvesi ve Toprak Günü'nün günümüzdeki yeri, anlamı ve önemi' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın 'Madencilerin 'Günleri Kutlu Olsun' ve hiçbirinin burnu dahi kanamasın!' adlı köşe yazısı... Devamı
2025
Taceddin Akbaş'ın ''Engelsiz engelli' olmayalım engellileri ve hediyeleşmeyi hiçbir zaman unutmayalım!' adlı köşe yazısı... Devamı
Japonya’da merkez üssü Aomori eyaletinin doğu kıyısı açıkları olan 6.7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Depremin ardından tsunami uyarısı yapıldı.
Denizli’de gerçekleştirilecek yerel düzey masabaşı ve saha tatbikatında 5.6 büyüklüğündeki deprem senaryosu canlandırıldı.
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Erdoğan, deprem anında birçok kişinin kendi can güvenliğinden önce cep telefonu ile görüntü çekmeye çalışması ve bu anları sosyal medyada paylaşmasının tedavi edilmesi gereken bir davranış olduğunu söyledi.
Antalya’da meydana gelen 5.3 yada 4.9 büyüklüğündeki deprem Burdur’un Bucak ilçesinde de hissedildi. İlk belirlemelere göre herhangi bir olumsuzluk tespit edilmedi; ekiplerin saha kontrolleri devam ediyor.
Burdur yakınlarında meydana gelen deprem Bucak ilçesinde de hissedildi. Vatandaşların yaşadığı kısa süreli sarsıntı sonrası emniyet ekipleri bölge genelinde olumsuzluk tespiti için çalışma başlattı.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Antalya’da 4.3 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini açıkladı.
Yorumlar (0)