Bugünkü yazıma aktif muhabirliğim esnasında ve 1999 yılında yapılan Milletvekili Genel seçimlerinde ‘ve vatandaşlarla’ yaptığım bir röportajda ‘bazı seçmenler ile aram da geçen bir konuşmayı’ aktararak başlamak istiyorum. O konuşma aynen söyle idi:
… Diğer adaylar da mutlaka değerlidir… Ancak Türk Standardları Enstitüsü’nün (TSE) efsâne ve ülkücü Başkanı ve aynı zamanda hemşerimiz (Yeşilova İlçemize bağlı Doğanbaba Köylü) olan Mehmet Yılmaz Arıyörük bir partiden Burdur Milletvekili adayı olmuştu ve ben de Büğdüz Köyümüzden bazı kişilerin bulunduğu bir ortama girerek kendilerine “Arıyörük İlimizin yetiştirdiği en saygın ve en etkin bürokratlardan biri… Onun için seçilmesi halinde (müteveffa Çelikbaş gibi) bakan olma, dolayısıyla da yatırım fakiri olan ilimize maddî mânevî katkı sağlama ihtimali yüksek… Peki, siz Sayın Arıyörük’e oy verecek veya kendisini destekleyecek misiniz?’’ şeklinde bir soru yöneltmiştim… O sorum üzere Büğdüzlü grubun arasında bulunan bir vatandaş oturduğu yerden şöööyle bir doğruldu ve bana “Bu seçimlerde bizim oyumuz ..’na! Çünkü o kişi, bizim inekler hastalandığında bize geçmiş olsuna gelmişti!” şeklinde cevap vermişti… Ben de kendi kendime ‘herkesin değer yargısı veya tercih nedeni çok farklı ama bu da bir seçimin tercih nedeni olmamalı…’ demiştim! Ve o insanların hasta inekleri için ‘geçmiş olsun’a giden kişi milletvekili seçilmiş, Arıyörük gibi etkin ve yetkin bir bürokrat ise o seçilememişti! Ki, şimdilerde emekliliğinin tadını İzmir’de ve torunlarıyla birlikte çıkarmakta olan Mehmet Yılmaz Arıyörük, Partisi’nin BUTSO’nun Toplantı Salonu’nda yapılan aday tanıtımı sırasında benim yanıma kadar gelerek bana durumu nasıl gördüğümü sormuştu! Ve ben de kendisine olan sevgi ve saygımdan dolayı ‘kazanamayacaksınız’ diyememiş ve ‘Sizin oy potansiyeliniz yüksek ama partinizin bu seçimdeki durumu pek öyle değil maalesef ağabey…’ demiştim. Ve o konuşmaya kulak misafiri olan emekli bir öğretmen olan köylüm bana kızmış ve “Biz Arıyörük’ü garantiledik, 2’yi zorluyoruz!’ demişti… Bende kendisine kendi gönlümde yatanı değil, tespitlerimi söylediğimi belirtmiştim… Ve seçimler de bırakın partisinin ikinci sıradaki adayını, birinci sıradaki adayı Arıyörük bile milletvekili seçilememişti! Benim o sözüme karşı bana kızan ve beni yalanlayan emekli öğretmen arkadaşım da benden bir hayli utanmış ve benimle karşılaşmamaya çalışmıştı!
Sadede geliyor ve sözü günümüze getiriyorum:
Ülke insanı yaklaşık bir yıldır ve genelde kendi arasında, özelde de gazetecilerin yanında seçim konuşuyor… Ve birçok insan ülkenin bekâsından, milli ya da ulusal menfaatlerinden çok soğan, domates, biber ve patatesten, kısaca manav veya marketlerdeki gıda maddelerinden, artı akaryakıt veya doğalgaz fiyatlarından dem vuruyor! Oysa diğer millî ya da ulusal meseleler ayrı, Emperyalist Amerika Bitişik! Devletleri’nde (ABD) yayınlanan Voice Of America (VOA-Amerika’nın Sesi); Türkiye’deki seçim sonrasına dair 2011-2014 yılları arasında Ankara Büyükelçiliği makamında oturan Francis Ricciardone’den bir video yayınlamış. Ve o video haber de Ricciardone, Türkiye’de 14 Mayıs ta yapılacak seçimlerin ardından Ankara-Washington ilişkilerinin ardı sıra; demokrasi ve özgürlük alanlarına dair beklentilerini VOA Türkçe’ye değerlendirmiş…; CHP’nin diplomat kökenli Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz de, “Biden’dan Türkiye için demokrasiye vurgu yapmasını bekliyoruz…” demişti! Yani, Çeviköz Biden’a çağrı yaparak canavardan âdetâ merhâmet dilemiş, medet ummuş veya dilek dilemişti! Oysa Biden Keli’nin elinde yağı olsa başına sürecek!
EMPERYALİST BİDEN’IN ‘KENDİ ÜLKESİ’NDE
DEMOKRASİ… UYGULAMASI… YOKKİ, BİZE
DEMOKRASİ DERSİ VERMEYE CÜRET ETSİN
Bundan daha 256 yıl önce ve at hırsızları, kovboylar, seyisler ve benzer kişi veya gruplar tarafından kurulan ve kurulduğu günden itibaren şiddetli bir yayılma politikası izleyen ve kendilerinin sınırsız sorumsuz isteklerine boyun eğmeyen ülkelerin yöneticilerini veya yönetimlerini bir şekilde deviren-devirttiren ABD’nin; kendi Ülkesinin sevilen Başkanı olan John F. Kenedy’yi bile Amerika’nın eli kanlı İstihbarat örgütü CİA’nın öldürttüğü Kennedy’nin öp öz yeğeni tarafından açıklandı! Ve böyle Emperyalist-yayılmacı bir ülkenin Başkanı olan Bay Biden’ın ülkesinde demokrasi sadece seçkin, zengin ve etkin kişilere işlerken, bize genel bir demokrasi dersi vermesi ya da özel tavsiyesinde bulunması; bizim Ana muhalefet Partimizin Genel Başkan Yardımcısının da, Siyonist destekli Emperyalist köstekli bir ülkenin bunak Başkanından demokrasi desteği istemesi izahtan vârestedir; Buna Millet İttifâkının dışarıdan destekçisi HDP ile İttifâkın en büyük ve sosyalist enternasyonalci Partisi olan CHP Genel Başkanı neyse ne amma, İttifakın milliyetçi muhafazakâr bileşenlerinden veya o ittifakın etkili ve yetkililerinden, hattâ seçmenlerinden herhangi bir itiraz gelmemesi ise bana akla ziyan bir şey gibi geliyor!
Velhâsıl-ı kelâm; şahsen ben ne market fiyatlarına, ne akaryakıt ya da doğalgaz fiyatlarına, ne de AVM’lere bakarak oy kullanmam veya bunlara göre seçim tercihi yapmam… Çünkü ben ülkemin bekâsının, milletimin birlik ve beraberliğinin, dirlik ve düzenliğinin gıda maddelerinin veya akaryakıt fiyatlarının yüksek olmasından çok çok daha önemli bulurum! Ve ben, Bosna Hersek, Suriye ve Irak gibi devleti ya da ülkesi olmayan, bunlar olsa bile can ve mal güvenliği bulunmayan ülkeleri göz önünde bulundururum…
Hülâsâ-i netice; çok uzaklara gitmeye gerek yok, aralarında şehid İsmail Dedemin de bulunduğu kahramanlar, bırakın marketi veya bakkalı, manavı veya alışveriş merkezini (AVM), aylarca bir dilim ekmeği ve bir bardak suyu ve bir kap çorbayı bile bulmakta zorlanmışlar ama tercihlerini ülkelerinden yana yaparak Çanakkale’yi ‘geçilmez’ yapmışlar ve burayı biz ‘vefasız’ torunlarına emânet etmişler… Bizler de tercihlerimizi ona göre yapalım!..’ diyor, herkese ‘ferasetli, basîretli ve isâbetli’ seçimler diliyor, saygılar sunuyorum.
BİR GÜN TÜRK DEVLETLERİYLE ÇİN
SEDDİNDE BULUŞACAĞIZ: (inşaAllah!)
K. Atatürk
BÖLÜNME KABUL ETMEZ, KUTSAL BİR BÜTÜN
HÂLİNDE, BÜYÜK TÜRKİYE’Yİ YENİDEN İNŞA
EDECEĞİZ… HEPİNİZ BİRER TÜRK BAYRAĞISINIZ.
BAYRAĞI LEKELEMEYİN, KİRLETMEYİN, YERE
DÜŞÜRMEYİN… CESÂRET, YÜREKLİLİK, ATILGANLIK
OLMAYAN HİÇBİR DÂVÂ BAŞARIYA ULAŞAMAZ…
KENDİNİZİ KÜÇÜK GÖRMEYİNİZ. SİZLER BÜYÜK KUVVETSİNİZ.
VAZÎFENİZİ HİÇBİR ZAMAN UNUTMAYINIZ. KUVVET BİRLİKTİR
DAVANIZIN GELECEĞİ BİRLİKTEDİR. BİRLİK VERABERLİK İÇİNDE
OLMAKTIR Ve ÜLKÜSÜZ İNSAN ÇAMURDAN FARKI OLMAYAN
BİR VARLIKTIR! TÜRK DEVLETİNİN YENİLMEZ, ZİNDE HAYAT
GÜCÜ VE TÜRK MİLLETİNİN TEMİNATI VE İSTİKBÂLİ GENÇLİKTİR.
TÜRKLÜK BEDENİMİZ, İSLÂMİYET RUHUMUZDUR. RUHSUZ
BEDEN CESET OLUR!
Alparslan Türkeş
ÜLKÜ UĞRUNDA GÖNÜLLER DELİDİR,
KİŞİLER ÜLKÜ UĞRUNA ÖLMELİDİR!
Ziyâ Gökâlp
ŞAKAĞIMDAKİ KANSA, O BENİM GÜLÜŞÜMDÜR
NÂMERT SÜRÜNMEKTENSE, MERTÇE ÖLÜŞÜMDÜR!
Nuri Yıldırım Gençosmanoğlu
2024
Taceddin Akbaş'ın 'ABD'nin İsrail'e 26 milyar dolar yardım etmesi Gazze'nin 26 milyar yerinden vurulması demektir!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın ''Veteriner Hekimlerin günleri kutlu' Türkiye İstatistik Kurumu var olsun' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Temel ihtiyaç mallarından KDV alınmamalı' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bugün 'Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı' Günü' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın ''Duyduk duymadık' demeyin ve bugünün 'Dünya Günü' olduğunu unutmayın!!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Kitap gününü, turizm haftasını kutlayalım!! Malazgirt ve kutlu doğum haftasını unutmayalım!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Vali Öksüz 'Koordine etmekle yetinmiyor' Aynı zamanda kontrol ve takip de ediyor' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Herkesin her şeyin günü olur da köşe yazarlarının olmaz mı?' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Erdoğan ‘kadrosunu’ yenileyecek mi yoksa rötuş yapmakla mı yetinecek?!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Haftalarında olsun Şehitlerimizi unutmayalım-unutturmayalım!!!' adlı köşe yazısı Devamı
Yorumlar (0)