Daha yazımın başında bu günkü yazımın başlığının bana değil, atalarımıza ait olduğunu hatırlatmak, daha sonra da asıl konuma girmek istiyorum:
Şöyle ki, ilgilenenlerin bilecekleri gibi, iyiliğin ‘İ’si kalmayan günümüz Dünyası, 14 Kasım tarihini “İyilik Günü” olarak kutluyor. Yani yılın 365 gününde ‘ve imkânları ölçüsünde’ iyilik yapması gereken insanoğlu, birçok iyiliği güzelliği bir güne sığdırmış ama o bir günde bile herhangi bir iyilik yapmıyor-yapamıyor maalesef… O nedenle ben konu hakkındaki yazıma, Kur’an-ı Kerim de ve iyilik üzerine birçok ayeti kerimeler veya sure-i celiler olduğunu hatırlatarak ve bunlardan sadece Bakara Sûresi’nin ve 195. Âyeti kerimesindeki; “Allah (c.c) yolunda infak edin ve kendinizi kendi ellerinizle tehlikeye atmayın. İyilik edin. Şüphesiz Allah iyilik edenleri sever” mealindeki buyruğunu hatırlatarak başlamak istiyorum:
‘İyilik’ çok değerli bir şeydir ve insanlar iyilik sayesinde hayatlarını iyi-güzel şekilde sürdürürler… Meselâ, dünya da ‘iyilik’ diye bir şey olmasaydı insanlar arasında dayanışma, kaynaşma yardımlaşma gibi iyilik ve güzellikler olmazdı. Ve sosyal bir varlık olan insanoğlu tek başına yaşamak zorunda kalırdı ki; iyiliğin olmadığı yerde güzellik, birlik beraberlik, merhamet, paylaşımcılık, acıma-şefkat, sevgi saygı, huzur, dolayısıyla da mutluluk diye bir şey olmazdı…
BİRBİRİNİZİ SEVMEDİKÇE ÎMAN ETMİŞ OLMAZSINIZ
ÎMAN ETMEDİKÇE DE CENNETE Gİ-RE-MEZ-Sİ-NİZ!!!
Bugünkü yazımın ana başlığı atalarımıza ait idi, ara başlığım da sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)’e ait. Ki, yukarıda da aktardığım gibi, tabiri caizse eğer “İyilik yapın. Şüphesiz Allah iyilik edeni sever!” sözü de Yüce Yaratıcı’ya ait… Yani Ayet-i kerimelerin, Hadis-i şeriflerin ve atalarımızın iyilik hakkında çok buyruk ve tavsiyeleri var… Ve biz bu iyilik ve güzelliklerin aleyhine şeyler yapmadığımız gibi elimizden geldiği ölçüde iyilik yapabilsek hem bu dünyamızı nem öte dünyamızı kurtarmış oluruz! Çünkü bazı iyilikler farzdır, bazı iyilikler vaciptir, bazı iyilikler sünnettir, bazı iyilikler ise tavsiye veya nâfile ibadettir ve sevgi veya iyilik imanın emarelerinden biri olarak sayılıyor… Ve farz ve vacip olan iyilikler her Müslüman’ın bildiği, bilmesi gerektiği şeylerdir… Aslında Kur’an-ı Kerim de iyilik hakkındaki ayetler ve kudsî hadisler ve atasözleri iyiliğin ne kadar önemli, ne kadar hayırlı ve yararlı olduğunu anlatmaya yeter de artar… O nedenle ben bugün sünnet veya nafile ya da sevap olan iyilikler üzerinde durmak istiyorum:
ÖYLE BİR ÖMÜR GEÇİRİN Kİ, DÜŞMANLARINIZ
BİLE ÖLÜMÜNÜZE AĞLASINLAR… HZ. ALİ (R.A)
Evet, bu sözün sahibi, 4 büyük Halifenin 4’üncüsü ve sonuncusu ve Peygamber Efendimizin sevgili damadı olan Hz. Ali (r.a) Efendimize ait… Ve Hz. Ali insanların iyilikte yarışmalarını, gerektiğinde düşmanlarına bile iyilik yapmalarını tavsiye ediyor! Dolayısıyla da insanların ölmeleri halinde düşmanlarının bile kedilerine ağlamaları gerektiğine vurgu yapıyor!
KÜÇÜK BİR TEBESSÜM BİLE SADAKA HÜKMÜNDEDİR
Bu söz de yine sevgili Peygamberimize ait. Ve bu Hadis-i Şerif de Efendimiz, verecek hiçbir şeyi olmayan bir Müslüman’ın bir başkasına tebessüm etmesini ve bir tebessüm etmenin de bir sadaka yerine geçeceğini hatırlatıyor…
Ben mücrim de, bizler ‘küçük bir tebessümü bile’ sadaka sayan bir dînin mensupları ve sevgili bir Peygamberin ümmeti olarak insanlara hiçbir iyilik yapamıyor, güzellikte bulunamıyorsak bile, bari bir Allah selâmı verelim veya küçük bir tebessüm edelim!’ diyorum.
Velhâsıl-ı kelâm, hülâsâ-i netice; kendine iyi, başkasına ise hiçte iyi olmayan bir mekân ve zamanda yaşıyoruz… Oysa bizler küçük bir tebessümü ve yoldaki bir taşı bile yoldan kaldırarak insanlara zarar vermesini önleyen kişiyi sevapla müjdeleyen bir dînin mensupları ve iyilik güzellik önderi ve örneği bir Peygamberin ümmetiyiz. Ki, biz bir zamanlar, bize taşla gelene gülle gider, bize ağlayarak gelini gülerek gönderirdik… Ancak son zamanlarda birçok konuda olduğu gibi iyilik melekelerimizi de kaybettik. Hattâ kaybetmekle de kalmayıp kötülüklerde yarışır hâle geldik-getirildik maalesef.
UZMAN CAVUŞLARIN GÜNLERİ KUTLU
KENDİLERİ VE AİLELERİ MUTLU OLSUN
İlgililerin bilecekleri gibi, 12 Kasım tarihi “Dünya Uzman Çavuşlar Günü olarak kutlanıyor. O nedenle ben adı üzerine uzman bir asker olan tüm uzman çavuşlarımızın günlerini kutluyor, tamamına sağlık sıhhat ve âfiyet dileklerimle birlikte kazasız belasız günler diliyorum…
Ve ben bugünkü yazımı bazı ayet-i kerime, hadis-i şerif ve özlü sözlerle noktalamak istiyor, herkese saygılar sunuyorum.
SİZDEN HAYRA ÇAĞIRAN, İYİLİĞİ EMREDEN
VE KÖTÜLÜKTEN MEN EDEN BİR TOPLULUK
BULUNSUN. İŞTE KURTULUŞA ERENLER ONLARDIR.
Âli İmrân Suresi, 3. Ve 104. Ayet-i kerîmeler
BİR İYİLİĞE ÖNCÜLÜK EDEN KİMSEYE O İYİLİĞİ
YAPANIN ECRİ GİBİ SEVAP VARDIR…
Müslim, imâre 133
ŞİMDİ ELİNDEN GELİRKEN İYİLİK YAP. YOKSA
YARIN KEFENİ YIRTIPDA ELİNİ ÇIKARTAMAZSIN!
Hz. Ömer (r.a)
İYİLİK, BİR İNSANLIK SANATIDIR… Genceli Nzâmi
İYİLİK DİLE VE RENKLERE BAKMAZ…
KÖTÜLÜĞE YENİLME, KÖTÜLÜĞÜ İYİLİK İLE YEN
İYİLİK DÜŞÜNMEK, BİZİ CESARETLE YAŞATIR…
EDEP SAHİBİ YALNIZCA İYİLİKLERDEN ZEVK ALIR…
BAŞA KAKILAN BİR İYİLİK, DAİMA HAKARET YERİNE GEÇER
İYİLİK YAPMAK YETMEZ, İYİLİĞİ ZERAFETLE YAPMAK DA LÂZIMDIR.
İYİLİĞİ GİZLEMEK, KÖTÜLÜĞÜ GİZLEMEKTEN DAHA ÜSTÜNDÜR…
MADEM HERKES ETTİĞİNİ BULACAK, O ZAMAN HEP İYİLİK EDELİM!
HERKES MEŞHUR OLAMAZ; AMA HERKES İYİ OLABİLİR…
2024
Taceddin Akbaş'ın ''Veteriner Hekimlerin günleri kutlu' Türkiye İstatistik Kurumu var olsun' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Temel ihtiyaç mallarından KDV alınmamalı' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bugün 'Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı' Günü' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın ''Duyduk duymadık' demeyin ve bugünün 'Dünya Günü' olduğunu unutmayın!!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Kitap gününü, turizm haftasını kutlayalım!! Malazgirt ve kutlu doğum haftasını unutmayalım!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Vali Öksüz 'Koordine etmekle yetinmiyor' Aynı zamanda kontrol ve takip de ediyor' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Herkesin her şeyin günü olur da köşe yazarlarının olmaz mı?' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Erdoğan ‘kadrosunu’ yenileyecek mi yoksa rötuş yapmakla mı yetinecek?!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Haftalarında olsun Şehitlerimizi unutmayalım-unutturmayalım!!!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Akşener 'Genel Başkanlığı' bırakmayacak ve İran Balonu İsrail semalarında söndü' adlı köşe yazısı Devamı
Yorumlar (0)