Atalarımız ‘insanın kendi kendine verdiği zararı düşmanları bile vermez-veremez!’ derler ve doğruda söylerler…
Ve son günlerde kendine veya kendi partisine zarar veren parti genel başkanlardan biri de Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)’nin ‘yeni’ Genel Başkanı Özgür Özel olsa gerek!
Nedenine, niçinine veya nasılına gelince, onu da aşağıda izah etmeye çalışayım:
Birçok kişin gördüğü ya da duyduğu gibi, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Balıkesir’in Marmara İlçesinin Marmara Adalar Belediyesi’nin Hizmet Binası önünde partilileriyle sohbet ederken, İlçe de olmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirmiş, ancak kantarın topuzunu biraz kaçırmış ve Dînimizce damlasının bile içilmesi, üretilmesi, alınıp satılması ve taşınması dahî haram ve insan sağlığına zararlı olduğu bilimsel verilerle ve somut bilgilerle kanıtlanan alkolün-rakının ucuzlatılmasını, dolayısıyla da herkes tarafından kolayca temin edilip içilmesini istemiş… Ve Özel bu sözü bir Anadolu Şehri olan ve küçük te sayılan bir ilçe Belediyesinin önünde ve insanının yüzde 98-99’u Müslüman olan bir ülkenin insanına rağmen kullanmış! Özel, ((Maaş bugünkü gibi olsun, masraflardan bir sıfır atın. Yani ulaşım 500 lira değil, 50 lira, dana kıyma 55, kuzu pirzola 70 lira, BİR LİTRE RAKI 140 LİRA OLSUN…)) demiş! Özel’i dinleyen partilileri de Kendisini coşkulu bir şekilde alkışlamışlar… Eh, ben de ‘bu sözü alkışlayan eller dert, gözler hiç görmesin!’ derim.
Özgür Bey yaptığı gafın veya devirdiği çamın büyüklüğünü anlamış ya da oracıkta birileri hatırlatmış olacak ki, ((Cümlemin sonu diye alkış oldu değil mi? Rakıyı duyunca olmadı yani! Demesinler ‘Adalılar rakıyı alkışlıyor diye!)) diyerek zevâhiri kurtarmaya çalışmış! Amma velâkin Özel, hem önceki Genel Başkanını Kemal Bey’i teyit, hem de rakıya olan âşinalığını.. îlân etmiş! Çünkü, Kemal Bey CHP’nin Genel Başkanlığını yaptı sırada ve Partisinin 18. Kurultayında yaptığı bir konuşmada rakı sofralarından yakınmış, rakıcıları partili yurttaşlara şikâyet etmiş ve ((CHP elitist bir parti diyorlar. Elitlere saygım var, çünkü onlar aydındır. Ama birtakım elitistler de var ki, Türkiye’yi rakı sofralarında kurtarırlar… Partiyi bunlardan temizleyeceğim. Bunu herkes iyi bilsin. Bana çalışan adam lâzım. Rakı sofralarında konuşan, atıp tutan adam değil…)) demişti! Ancak, Kemal Bey bilindiği gibi, Partisini rakı sofralarında konuşan adamlardan temizleyemediği gibi, Partisinin Genel Başkanlığını, ‘rakı ucuzlasın ki herkes rahatlıkla ve bol bol içebilsin’ diyen bir kişiye ve O’nu destekleyen partililere kaptırmış!
‘Üzüm’ denildiğinde kiminin aklına pekmez veya şurup gelirken, ‘ucuzluk veya içecek’ denince de Özgür Özel ve kendisini destekleyenlerin akıllarına su yerine şarap veya rakı gibi alkollü içecekler; ‘yiyecek’ denildiğinde de peynir ya da zeytin yerine ‘kuzu pirzolaya’ gibi yiyecekler, geliyor olmalı ki, bunların ucuzlamasını, dolayısıyla da bol bol içilmesini diliyorlar! Yani, Özgür Bey’in kafasındaki veya hayalindeki iktidarlar döneminde paradan sıfır atmak yerine her şey ucuzlatılacak, dolayısıyla da masraflardan tasarruf etmeye hâcet kalmayacak ve isteyen herkes kuzu pirzola yiyebilecek ve rakı şarap içebilecekmiş!
İlk okul veya ortaokulda okumakta olan bir öğrencisine öğretmeni, kompozisyon dersinde, ‘Bana fakir bir aile tablosu çizer misin evlâdım?’ şeklinde bir soru sorar: Öğrencisi de “Öyle fakir aile ki öğretmenim; ailenin hizmetçisi fakir, kahyası-seyisi fakir, çocukların dadısı-bakıcısı fakir, aşçısı bulaşıkçısı fakir!’’ şeklinde sayıp dökmeye başlayınca da öğretmeni devreye girer ve ‘’Tamam evlâdım tamam. Ben senin kafandaki fakir aile tablosunu anladım…’’ der ve o öğrencinin zengin bir ailenin evlâdı olduğu için bütün ailelerin kendi ailesi gibi varlıklı.. olduğunu zannettiğini anlar!
Ben de Özgür Bey ‘insanların mevcut iktidarın döneminde evlerine pirzola gibi yiyecek ve rakı gibi içecekler götüremediklerinden yakınıyor ve kendi iktidarlarında kuzu pirzola ile birlikte RAKI vb. içeceklerin fiyatlarını ucuzlatacaklarını, dolayısıyla da herkesin bu yiyecek ve içecekleri rahatlıkla yiyip içebileceklerini söylüyor! Özgür Bey demek ki bu ülke de herkesin kuzu kebabı yediğini veya yiyebileceğini ve rakı gibi içecekler içtiğini ya da içebileceğini zannediyor!
Dünya 3. bir Dünya Savaşının tehdidi altında ve herkes diken üstündeyken, artı etrafımız barut fıçısına döndürülmüşken ve Özel, ülkemiz de meteliğe kurşun atıldığını iddia ederken (Kendilerinin ifadeleriyle) Türkiye nüfusunun büyük bir bölümü yokluk içinde kıvranırken; ayrıca Mehmetçiklerimiz sınırlarımızın içinde ve dışında terörist avına çıkmışken, her gün şehid ya da gazi haberleri gelirken ve askerlerimiz ülkelerini dâhilî ve harici düşmanların tasallutlarından korumak için, yaz demeden, kış demeden, soğuk demeden sıcak demeden ve canları pahasına korumaya çalışırken; Özgür Özel, bunlar hakkında bir şeyler söylemesi ve var olan problemlerin çözülmesi yönünde fikirler üretmesi, projeler geliştirmesi gerekirken, içkinin faydalarından ve rakının pahalı olmasından yakınıyor ve iktidara geldiklerinde rakıyı.. ve kuzu pirzolayı ucuzlatacaklarından dem vuruyor! Dolayısıyla da ‘kendisi neyse ne amma’ Partisini rakı masalarına meze yapmak isteyenlere koz veriyor!
Uzun lâfın kısası, meselenin hülâsâsı; Ülkemizin Anamuhalefet ve iktidara en yakın görünen bir Partinin Genel Başkanı’nın söylediği her kelime ve kurduğu her cümle büyük önem arz eder. O nedenle, genelde tüm partilerin yöneticileri, özelde de anamuhalefet partilerinin genel başkan ve yöneticileri daha dikkâtli konuşmalılar ve rikkatli davranmalılar..!’ diyor, herkese saygılar sunuyorum.
SÖZÜNÜ TARTMADAN SÖYLEYEN, ALDIĞI
CEVAPTAN İNCİNMESİN! Hz. Mevlânâ. (r.aleyh)
GÜVEN BİR AYNA GİBİDİR. BİR KEZ ÇATLADI MI
HEM ÇİZİK GÖSTERİR… Anonim
SÖZLERİNDE ÖLÇÜLÜ OL. BİR SÖZÜNLE KIRDIĞIN
GÖNLÜ, BİN SÖZÜNLE TOPLAYAMAZSIN… Anonim
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Sevgili okurlarımdan, '2-3 haftalığına' izin istiyorum' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Hem evlenenlerin sayısı hem de nüfusumuz azalıyor' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bahçeli, 'Sana söylüyorum kızım gelinim sen anla...' dedi!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'BM'nin yaşı 80, gramı ise 80 kuruş' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Bedeni açarak medeni olunamayacağı gibi; soyunarak da çağdaş olunamaz!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Yavuz Savcı, yenidoğan çetesini bastırmış!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Deniz ateş alır mı? almaz! Ya alacak olur n'olur? Onu da bekleyip göreceğiz!' adlı köşe yazısı Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'İmam Hatipliler'in haftaları kutlu tüm İmam Hatipliler mutlu olsun!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş 'Mülakat olmalı ama torpil olmamalı!' adlı köşe yazısı... Devamı
2024
Taceddin Akbaş'ın 'Yoksullukla mücadele gününde olsun yoksulları unutmayalım!!' adlı köşe yazısı... Devamı
Yorumlar (0)