Ruhittin Sönmez

Bu kadar dönüş nasıl olur?

Ruhittin Sönmez'in 'Bu kadar dönüş nasıl olur?' adlı köşe yazısı

Ruhittin Sönmez

Bir partinin ilkeleri ve yönetim anlayışının kökten değişmesi ve önceki savunduklarının tam zıddı bir yola girmesi normal karşılanmamalı. Üstelik bu değişim aynı liderin yönetimindeyken hiç kabul edilebilir değildir.

Fakat son yıllarda siyaset bilimi kitaplarına geçecek böyle bir durum söz konusu.

İktidarın büyük ortağı AKP de küçük ortağı MHP de çok uzun yıllardır aynı liderler tarafından yönetiliyor. Devlet Bahçeli 1997'de MHP'nin Genel Başkanı oldu. Neredeyse 26 yıla yakın bir zamandır MHP'nin başında. R.T. Erdoğan da 2001'de kurulan Ak Parti'nin yaklaşık 22 yıllık lideri. Bu kıdemli genel başkanların koltukları değişmedi ama fikirleri çok değişti.

****

DEVLET BAHÇELİ'NİN KESKİN DÖNÜŞÜ

Devlet Bahçeli'nin eski görüşlerini yansıtan bazı sözlerini 8 Aralık 2015 tarihli TBMM'de, MHP Grup toplantısında, yaptığı konuşma metninden alıntı yapalım:

"Türkiye'de ortak akıl işletilmemektedir. Bu yüzden iç ve dış politikada yaşanmadık rezillik kalmamışken, hala ve inatla sistem değişikliğine kafa yormak çok yanlış, çok marazidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başkanlık sevdası fırsatçılık ve ganimet avcılığıdır.

Türkiye'nin yeni bir sisteme değil düzgün, kapsayıcı, adil, dürüst, namuslu ve milli yönetime ihtiyacı olduğunu kimse inkâr edemeyecektir.

Gördüğümüz kadarıyla Erdoğan'ın başkanlık talebi tedavisi olmayacak kadar kronikleşmiştir. Mesele Türkiye'yi değil, Erdoğan'ın ikbal ve geleceğini güvenceye almaktır.

Erdoğan Başbakanken de Cumhurbaşkanıyken de çift başlılıktan mustariptir. Çünkü tek adam, tek bilen, tek karar veren olmak için yanıp tutuşmaktadır. Sözünün üstüne söz koyulmasına sinirlenmekte, kim olursa olsun şuurunu kaybetmiş halde saldırmaktadır.

Erdoğan'ın mizaç ve müktesebatı tehlike saçmaktadır. Devleti kendi aile şirketi gibi yönetmek istemektedir.

Geçmişte başkanlık sistemini özenti ve emperyalizmin bir dayatması gören Erdoğan, bugün tüm gücüyle başkanlıkdemektedir.

Hadi diyelim ki, Erdoğan başkan veya partili Cumhurbaşkanı oldu, peki bundan sonra krallık talep etmeyeceğini kim garanti edecektir? Evladının da ikinci Erdoğan olarak tahta geçmesi nasıl engellenecektir?

Fırsat bulmuşken, Erdoğan her şeyi isteyecek, her yolu deneyecek, yargı, yürütme ve yasamayı tekeline alarak demokrasiyi havaya uçuracaktır.

Bize göre kuvvetler ayrılığı ilkesi demokratik hukuk devletinin hayatiyet kaynağı ve sigortasıdır.

Devletin üç temel fonksiyonu olan yasama, yürütme ve yargının görev ve yetkilerinin en rasyonel şekilde dengelenmesi ve bunların uyumlu bir şekilde icra edilmesi önem taşımaktadır.

Bu nedenle Türkiye'nin yeni bir sisteme değil, eğer varsa eksik, yetersiz ve düzeltilmesi gereken taraflarının ele alınması gerekmektedir."

****

Devlet Bahçeli'nin önceden savunduğu bu sözleri alkışlayanlardan bir kısmı partinin ve genel başkanının 180 derece değişen politikalarından sonra partiden koptular. Bunların çoğu İYİ Parti saflarında kuvvetler ayrılığı, demokrasi, güçlendirilmiş parlamenter sistem gibi görüşleri savunmaya devam ediyorlar.

MHP içinde kalanlar ise, partinin yolunu tam tersine çeviren Genel Başkanın Cumhurbaşkanlığı Sisteminin fazileti ve partili Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğini öven yeni sözlerini de ayakta alkışlamaya devam ediyorlar.

*****************************

ERDOĞAN'IN DÖNÜŞLERİ

Ak Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı R. T. Erdoğan da geçmişte savunduğu yönetim ilkelerinin tamamen tersiniuygulamakta. Muhtemelen 14 Mayıs'ta yapılacak olan seçimler yaklaşırken, Erdoğan kokpitin üzerindeki bütün düğmelere birden basan bir pilot gibi. Seçimi kazandıracağını ve fakat ülke ekonomisini batıracağını düşündüğü her şeyi yapıyor.

Oysaki Erdoğan bakın önceleri neler söylemişti, bir hatırlayalım:

"Bu ülke, 'kim ne verdiyse iki katını veriyorum' derecesinde popülizmi, seçim döneminde sonuna kadar açılan muslukları gördü. Ama yine bu ülke, seçimlerin ardından yüksek enflasyonla, yüksek bütçe açığıyla, adeta kaşıkla verilenin kepçeyle geri alındığını da gördü. 'Böyle bir siyaset tarzı, böyle bir ekonomi yönetimi Türkiye'nin hakkı değil' dedik." (22 Mayıs 2010)

"Popülizm, çok ciddi bir siyaset hastalığıdır. Bu hastalığın etkisi de hiçbir zaman lokal kalmamıştır, ülkenin tamamına, milletimizin tamamına ağır zararlar vermiştir, çok ağır faturalar ödetmiştir. Türkiye'de her seçim öncesinde musluklar sonuna kadar açılmış, bol keseden dağıtılmış, kısmi bir rahatlama sağlanmış, ama seçim sonrasında bu har vurup harman savurmanın bedeli de vatandaşa çok ağır şekilde ödetilmiştir." (3 Haziran 2010)

"Bizden önceki dönemlerde, seçim yılında ülke ekonomisi altüst oluyordu. Seçim ekonomisi derlerdi, sağa sola her şeyi saçarlardı." "Biz hiçbir zaman seçim ekonomisi uygulamadık, uygulamayız da... Niye? Çünkü seçim ekonomisi uyguladığınız zaman, bu halkıma zulmetmektir."

****

Aynı R. T. Erdoğan 2023 seçimleri arifesinde görülmemiş boyutta seçim ekonomisi uyguluyor.

Ardı ardına açılan "paketler", açıklanan "müjdelerle" kaynağı olan, olmayan inanılmaz boyutta paralar piyasaya giriyor.

Hepimiz biliyoruz ki artan hayat pahalılığı karşısında bu zamlar da yetmeyecek. Ama seçim olmasaydı kesinlikle asgari ücrete yapılan yüzde 54 zam; memur ve emekli maaşlarına yapılan yüzde 30 zam yapılmayacaktı.

Seçim olmasaydı, daha önce RTE'nin "ülkeyi batırır" dediği, EYT kanunu asla çıkmayacaktı. Bir anda 2,4 milyon insanın emekliye sevk edilmesinin külfetini seçimden sonra ülkeyi yöneteceklere bırakmak tam bir seçim ekonomisi uygulamaktır.

Vergi ve cezaların affı, dar ve orta gelirlilerin konut hayalini pazarlama stratejisi, düşük faizli krediler, sübvansiyonlar... Seçim olmasaydı, bu "seçim rüşvetlerinin" hiçbiri olmayacaktı.

Erdoğan ve Bahçeli'nin yukarıda alıntıladığım eski sözleri doğruydu. O zaman doğruyu söyledilerse şimdi söyledikleri ve yaptıkları yanlış!

Bu kadar temel ilkelerde 180 derece sapan genel başkanlara "asrın lideri", "hareketin lideri" gibi sıfatlar takıp her sözünde keramet arayanlar olması ilginç.

SON SÖZ: "Bağımsız düşünme yetisi ele geçirilmiş kitlelerin olduğu yerde demokrasi, hukuk ve refah olmaz."

Bu içerik size ne hissettirdi?

  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ÜZÜLDÜM
  • 0
    KIZDIM
  • 0
    ŞAŞIRDIM
  • 0
    BEĞENDİM
  • 0
    BEĞENMEDİM
  • 0
    GÜLDÜM
  • 0
    ALKIŞ

Yorumlar (1)

Mehmet Canga

2 yıl önce / 27.01.2023

U dönüşü arıyorsan 7 li masanın liderlerine bir bak önce. Aksener uuuu dönüyor hep! Eyt yi 7 li masa çıkaracak diye meydanlarda nutuk atan liderleriniz degilmiydi? Seçim yatırımı degilmiydi o laflar?! Erdoğan yapınca Seçim yatırımı, senin liderlerin yapınca vatandaşı düşünmek! Enlosyon üzerinde asgari ücreti her sene veriyor Erdoğan, senin liderlerin gibi seçime 3 ay kala değil! Galiba sende de uuu dönüşü var!!

  |   Beğenmedim 0   |   Cevapla

Ruhittin Sönmez Diğer Yazıları

04
ARALIK

2025

Apo, Papa, Barzani: Üç ziyaret tek hedef

Ruhittin Sönmez'in 'Apo, Papa, Barzani: Üç ziyaret tek hedef' adlı köşe yazısı.... Devamı

01
ARALIK

2025

Sanayisizleşme devam ediyor

Ruhittin Sönmez'in 'Sanayisizleşme devam ediyor' adlı köşe yazısı... Devamı

27
KASIM

2025

İmralı sürecine toplumun rızası yok

Ruhittin Sönmez'in 'İmralı sürecine toplumun rızası yok' adlı köşe yazısı... Devamı

24
KASIM

2025

Yeni Cumhur İttifakının Öcalan Görüşmesi

Ruhittin Sönmez'in 'Yeni Cumhur İttifakının Öcalan Görüşmesi' adlı köşe yazısı... Devamı

17
KASIM

2025

İBB İddianamesi ve siyasetin finansmanı

Ruhittin Sönmez'in 'İBB İddianamesi ve siyasetin finansmanı' adlı köşe yazısı... Devamı

13
KASIM

2025

İman ölçer sahiplerine Nesimi'nin cevabı

Ruhittin Sönmez'in 'İman ölçer sahiplerine Nesimi'nin cevabı' adlı köşe yazısı... Devamı

10
KASIM

2025

Atatürk'ü camilerden kovma histerisi

Ruhittin Sönmez'in 'Atatürk'ü camilerden kovma histerisi' adlı köşe yazısı... Devamı

06
KASIM

2025

Yalanın normalleştiği ülke

Ruhittin Sönmez'in 'Yalanın normalleştiği ülke' adlı köşe yazısı... Devamı

03
KASIM

2025

Toplu iğne psikolojisi

Ruhittin Sönmez'in 'Toplu iğne psikolojisi' adlı köşe yazısı... Devamı

30
EKİM

2025

1948'den bugüne Filistin gerçeği

Ruhittin Sönmez'in '1948'den bugüne Filistin gerçeği' adlı köşe yazısı... Devamı

İlgili Haberler

Cumhurbaşkanı Erdoğan 'Gürcistan’daki uçak kazasında 20 asker şehit oldu'
Yaşam

Cumhurbaşkanı Erdoğan 'Gürcistan’daki uçak kazasında 20 asker şehit oldu'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda Gürcistan’da düşen C-130 askeri kargo uçağında 20 askerin şehit olduğunu duyurdu ve başsağlığı diledi. Kara kutuya ulaşıldığını, Türkiye’nin Gürcistan ve Azerbaycan’la koordineli soruşturma yürüttüğünü belirtti. Olay, 11 Kasım 2025’te Azerbaycan’dan dönüş yolunda meydana geldi.

Karabağ Zaferi'nin 5. yılı kutlandı Erdoğan'dan zafer mesajı
Yaşam

Karabağ Zaferi'nin 5. yılı kutlandı Erdoğan'dan zafer mesajı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Karabağ'ın işgalinin sona ermesinin 5. yıl dönümünde Azerbaycan halkının Zafer Günü'nü kutladı. Erdoğan, Vatan Muharebesi'nde şehit düşenleri rahmetle andı.

İngiltere Başbakanı Starmer Ankara'da! En önemli gündem maddesi Eurofighter
Dünya

İngiltere Başbakanı Starmer Ankara'da! En önemli gündem maddesi Eurofighter

İngiltere Başbakanı Starmer, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın daveti üzerine Ankara'ya geldi. Erdoğan, Starmer'i Beştepe'de resmi törenle karşılarken, iki liderin en önemli gündem maddesi Eurofighter savaş uçağı alımı olacak.

Filistin'de Kalıcı barış ve refah için Trump deklarasyonu 4 liderin imzayla yayımlandı
Dünya

Filistin'de Kalıcı barış ve refah için Trump deklarasyonu 4 liderin imzayla yayımlandı

Gazze'de Kalıcı barış ve refah için Trump deklarasyonu Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald J. Trump, Mısır Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Abdel Fettah El-Sisi ve Katar Devleti Emiri Tamim bin Hamad Al-Thani'nin ortak imzasıyla yayımlandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Rize'de konuştu! Bu konulara değindi
İş Dünyası

Cumhurbaşkanı Erdoğan Rize'de konuştu! Bu konulara değindi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rize’de düzenlenen 'Sivil Toplum Kuruluşları ve Sektör Temsilcileri Buluşması'nda ekonomi, dış politika, gençlik ve aile politikalarına dair önemli açıklamalarda bulundu.

Türk diline olan hassasiyetiyle tanınan usta şair ve yazar Yavuz Bülent Bakiler Vefat Etti
Yaşam

Türk diline olan hassasiyetiyle tanınan usta şair ve yazar Yavuz Bülent Bakiler Vefat Etti

Türk edebiyatının usta ismi Yavuz Bülent Bakiler, 89 yaşında hayatını kaybetti. Bir süredir tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Bakiler'in cenaze programı devamı haberimizde