Ruhittin Sönmez

İman ölçer sahiplerine Nesimi'nin cevabı

Ruhittin Sönmez'in 'İman ölçer sahiplerine Nesimi'nin cevabı' adlı köşe yazısı...

Ruhittin Sönmez

İMAN ÖLÇER SAHİPLERİNE NESİMİ'NİN CEVABI

"Ben melâmet hırkasını, kendim giydim eynime" diye başlayan şiiri ve ezgiyi çok severim. Kul Nesimi'nin yaklaşık dört yüz yıl önce yazdığı bu şiir, sanki bugün için yazılmış gibi, zihnimin vitrininde duruyor. 

Bana göre, bu şiir şekilci, dar, tek-tip inanç anlayışına karşı bir isyanın göstergesidir. Tasavvufi aşkın ve inanç özgürlüğü anlayışının en rafine, en cesur ve en şiirsel ifadesidir.

Atatürk ve Atatürk'e dua edenleri dinsiz olmakla, dinden çıkmakla suçlayan, trolünden profesörlerine kadar, siyasal İslamcıların bir türlü kavrayamadığı arı duru bir İslam anlayışını yansıtır. 

Ben melamet hırkasını / Kendim giydim eynime,

Ar u namus şişesini / Taşa çaldım kime ne?

Melâmet, tasavvufi literatürde "kınayanın kınamasından korkmama", dışa dönük şöhret değil içsel hakikat yoluna yönelme olarak tanımlanır.

Şairin "melâmet hırkasını kendim giydim" cümlesi, onun inanç özgürlüğünü, Melami anlayışını içsel bir duruşla ve kendi iradesiyle seçmiş olduğunu anlatır.

Şiir, "tek bir doğru" dayatan din yorumlarına karşı, inançta bireysel tercihin ve tecrübenin özgürlüğünü savunur.

Bu yönüyle laikliğin, yani inanç ve vicdan özgürlüğünün tasavvufi temellerinden biridir.

Şair "Ar u namus şişesini / Taşa çaldım kime ne?" derken, başkalarının veya topluma egemen olan güçlerin tek hakikat olarak gösterdiği kavramların bile eleştirilebilir, reddedilebilir olduğunu anlatır. Dinî veya toplumsal otoritenin dayattığı "şu şekilde yaşanmalı, şu gibi görünülmeli" gibi kalıplara itaat etmemek özgürlüğünü savunur. Kınama, alay ve suçlamalara karşı, inanç ve eylemlerinden kendi sorumlu olduğunu "kime ne" diyerek vurgular. 

Klişe görüşlerin (dış taklit, gösterişli ibadet, toplumsal onay arayışı) karşısında, melâmet anlayışı çerçevesinde "takdir edilmek için değil, hakikat için yaşama" amaçlı duruştur.

****************************

DİNİ YORUMLAR VE SİYASİ OTORİTE 

Kul Nesîmî'nin yaşadığı 17. yüzyıl ortamı, dini yorumun siyasi otoriteyle birleştiği ve "dinden sapma" olarak görülen farklı düşüncelerin (özellikle Alevi Bektaşi inancının) cezalandırıldığı bir dönemdi.

Bugün de benzer biçimde, bazı çevreler dini yalnız kendi yorumlarıyla eşitleyip, başka bir dindarlık biçimini "dinsizlik" veya "küfür" sayabiliyor. 

Kul Nesimî'nin mısraları, işte bu tür dayatmalara karşı, kişinin kendi inanç tecrübesini kimseye hesap vermeden yaşama özgürlüğünü savunur.

Bugün birileri, ellerindeki iman ölçer ile kimin Cennete kimin Cehenneme gideceğine karar veriyorlar. Onlar için mesele sevgi, insanlık veya rahmet değil; şeklî kurallar, ritüeller, grup kimliğidir. "Atatürk'ün ruhuna mevlit okutulmaz, dua edilmez" diyerek aslında Allah'ın rahmetinin sınırlarını belirlemeye kalkışıyorlar.

Atatürk'ün dini siyasetten ayırma mücadelesiyle, Nesîmî'nin melâmet felsefesi aynı hedefte buluşur:

Dini, ahlakın özü olarak yaşamak; siyasetin veya gösterişin aracı haline getirmemek.

Dış yargıların, kimin ne dediğini değil, Allah'ın rızasını öncelemek.

Milyonlarca insanın 10 Kasım'da zorla değil, içten gelen bir rahmet dileğiyle Atatürk'e dua etmesi tam da bu çizgiye saygının ifadesidir.

****************************

O YÂR BENİM KİME NE?

Nesîmî'nin şiirindeki en çok etkilendiğim kısım şudur:

Nesimi'ye sordular ki / Yârin ile hoş musun?

Hoş olayım olmayayım / O yâr benim kime ne?

İlk bakışta bu dörtlük, sanki dünyevi bir aşkı anlatıyor gibidir. "Sevdiğinle aran nasıl, mutlu musun?" anlamını çıkarılabilir. Bu halde bile Nesîmî'nin bağımsız, başkalarının yargısına kapalı duruşunu; aşkı mahrem bir bağ olarak tanımladığınıanlarsınız.

Ama bu anlam sadece ilk katmandır. Nesîmî, sıradan aşkı değil, Hak aşkını anlatır.

Tasavvuf geleneğinde "yâr", "sevgili", "dost", "güzel", "şarap", "meyhane" gibi kelimeler hep Tanrı'nın remzidir. Dolayısıylaburada "yâr", bir beşer değil, Allah'tır.

Nesîmî'nin cevabı bu bağlamda bir "inanç özgürlüğü bildirisi"dir:

"Benim Hak ile ilişkim, benim içsel hâlimdir. Onunla ilişkilerimin boyutu ve niceliği sadece benimle O'nu ilgilendirir. Sizin onayladığınız veya kınadığınız hususlar beni bağlamaz."

Bu dörtlük, bugün modern anlamda "inanç özgürlüğü", "vicdan hürriyeti", "bireyin kutsal alanı" diye adlandırdığımız düşüncenin 400 yıl önceki şiirsel ifadesidir

****************************

MANEVİ MAHREMİYET ALANIMA GİRME

Nesîmî'nin "O yâr benim, kime ne?" cevabı üç yönlü bir özgürlük beyanıdır:

a) İnandığını kendi seçme özgürlüğü: "Yâr benim" derken, kişinin kendi Tanrısını, kendi iman yolunu seçme hakkını savunur. Yani bireyin inancı, kalıplaşmış mezhep, tarikat, cemaat veya siyasi otorite dayatmalarından farklı olabilir.

b) İnancını yaşama biçimini başkalarına hesap vermeme hakkı: "Hoş olayım, olmayayım" ifadesi, "inancımda bazen coşkulu, bazen kederli, bazen şaşkın olabilirim ama bu benim yolum", diyor.

Yani imanı sabit bir şekil değil, bir tecrübedir. "Benim imanımda dalgalar var" demekten çekinmiyor. "Gâh gökyüzüne çıktığım ve gâh yerde süründüğüm gelgitlerim olabilir" diyor.

Bu, sorgulayan ve yaşayan iman anlayışıdır.

c) İnanç alanına müdahaleye karşı sınır çizme: "Kime ne?" ifadesi, kelimenin tam anlamıyla bir "manevi mahremiyet duvarı"dır.

İnsan ile Tanrı arasındaki o özel alana kimsenin girmemesi gerektiğini söyler.

Bu, hem dini otoriteye hem toplumsal baskıya ve hem de "başkalarının imanını ölçmeye kalkışan" herkese, bir meydan okumadır.

****

Bu şiir, aslında günümüz Türkiye'sinde dinin siyasallaştırılmasına, toplumsal kutuplaşmaya, imanın gösteri malzemesi yapılmasına karşı da güçlü bir şiirsel manifesto gibidir.

Eğer günümüz kanaat önderleri ve siyasetçileri bu şiiri anlayabilselerdi:

Kimse "Atatürk'e dua edilemez" diyemezdi. Bazı çevreler "bizden olmayan dinsizdir" yaftasına sarılmazdı.

Partiler dini aidiyetle değil, ahlaki sorumlulukla tanımlanırdı.

Nesîmî'nin cevabı, bütün bu çarpıklıklara karşı bir "manevi bağımsızlık bildirgesi"dir.

Ve hâlâ en çağdaş özgürlük anlayışıyla uyumludur.

 

Ruhittin SÖNMEZ

13.11.2025

 

Ben melamet hırkasını, Kendim giydim eynime

Ar u namus şişesini, Taşa çaldım kime ne?

 

Gâh çıkarım gökyüzüne, Seyrederim alemi

Gâh inerim yeryüzüne, Seyreder alem beni

 

Nesimi'ye sordular ki, Yârin ile hoş musun?

Hoş olayım olmayayım, O Yâr benim kime ne?

                                Kul Nesimî

Bu içerik size ne hissettirdi?

  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ÜZÜLDÜM
  • 0
    KIZDIM
  • 0
    ŞAŞIRDIM
  • 0
    BEĞENDİM
  • 0
    BEĞENMEDİM
  • 0
    GÜLDÜM
  • 0
    ALKIŞ

Yorumlar (0)

Bu içerik ile ilgili henüz yorum yazılmamış

Ruhittin Sönmez Diğer Yazıları

04
ARALIK

2025

Apo, Papa, Barzani: Üç ziyaret tek hedef

Ruhittin Sönmez'in 'Apo, Papa, Barzani: Üç ziyaret tek hedef' adlı köşe yazısı.... Devamı

01
ARALIK

2025

Sanayisizleşme devam ediyor

Ruhittin Sönmez'in 'Sanayisizleşme devam ediyor' adlı köşe yazısı... Devamı

27
KASIM

2025

İmralı sürecine toplumun rızası yok

Ruhittin Sönmez'in 'İmralı sürecine toplumun rızası yok' adlı köşe yazısı... Devamı

24
KASIM

2025

Yeni Cumhur İttifakının Öcalan Görüşmesi

Ruhittin Sönmez'in 'Yeni Cumhur İttifakının Öcalan Görüşmesi' adlı köşe yazısı... Devamı

17
KASIM

2025

İBB İddianamesi ve siyasetin finansmanı

Ruhittin Sönmez'in 'İBB İddianamesi ve siyasetin finansmanı' adlı köşe yazısı... Devamı

13
KASIM

2025

İman ölçer sahiplerine Nesimi'nin cevabı

Ruhittin Sönmez'in 'İman ölçer sahiplerine Nesimi'nin cevabı' adlı köşe yazısı... Devamı

10
KASIM

2025

Atatürk'ü camilerden kovma histerisi

Ruhittin Sönmez'in 'Atatürk'ü camilerden kovma histerisi' adlı köşe yazısı... Devamı

06
KASIM

2025

Yalanın normalleştiği ülke

Ruhittin Sönmez'in 'Yalanın normalleştiği ülke' adlı köşe yazısı... Devamı

03
KASIM

2025

Toplu iğne psikolojisi

Ruhittin Sönmez'in 'Toplu iğne psikolojisi' adlı köşe yazısı... Devamı

30
EKİM

2025

1948'den bugüne Filistin gerçeği

Ruhittin Sönmez'in '1948'den bugüne Filistin gerçeği' adlı köşe yazısı... Devamı

İlgili Haberler

Karaman  8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler
Kesintiler

Karaman 8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler

Karaman'da 8 Aralık 2025 Pazartesi günü elektrik kesintisi var mı? Karaman'da elektrikler kesilecek mi? Karaman'da yaşanacak elektrik kesintilerini sizler için derledik. İşte detaylar...

Aksaray  8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler
Kesintiler

Aksaray 8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler

Aksaray'da 8 Aralık 2025 Pazartesi günü elektrik kesintisi var mı? Aksaray'da elektrikler kesilecek mi? Aksaray'da yaşanacak elektrik kesintilerini sizler için derledik. İşte detaylar...

Niğde  8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler
Kesintiler

Niğde 8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler

Niğde'de 8 Aralık 2025 Pazartesi günü elektrik kesintisi var mı? Niğde'de elektrikler kesilecek mi? Niğde'de yaşanacak elektrik kesintilerini sizler için derledik. İşte detaylar...

Niğde Çamardı  8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler
Kesintiler

Niğde Çamardı 8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler

Niğde Çamardı 8 Aralık 2025 Pazartesi günü elektrik kesintisi var mı? Niğde Çamardı'da elektrikler kesilecek mi? Niğde Çamardı'da yaşanacak elektrik kesintilerini sizler için derledik. İşte detaylar...

Kırşehir Kaman  8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler
Kesintiler

Kırşehir Kaman 8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler

Kırşehir Kaman 8 Aralık 2025 Pazartesi günü elektrik kesintisi var mı? Kırşehir Kaman'da elektrikler kesilecek mi? Kırşehir Kaman'da yaşanacak elektrik kesintilerini sizler için derledik. İşte detaylar...

Kırşehir  8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler
Kesintiler

Kırşehir 8 Aralık 2025 Pazartesi elektrik kesintisi etkilenecek yerler

Kırşehir'de 8 Aralık 2025 Pazartesi günü elektrik kesintisi var mı? Kırşehir'de elektrikler kesilecek mi? Kırşehir'de yaşanacak elektrik kesintilerini sizler için derledik. İşte detaylar...