Ruhittin Sönmez

İyi niyetliler ve aptallar

Ruhittin Sönmez'in 'İyi niyetliler ve aptallar' adlı köşe yazısı...

Ruhittin Sönmez

İYİ NİYETLİLER VE APTALLAR

"Cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşelidir" diye bir söz vardır. Gerçekten yanlış, hatalı ve kötü eylemlerin çoğu iyi niyetlerle yapılır. Yöneticiler bazen meselelere iyi niyetle kolaycı veya sihirli çözümler bulmaya ve uygulamaya çalışırlar.

Oysaki, insanları ilgilendiren sorunlar genellikle çok faktörlü ve karmaşıktır. Böylesi karmaşık konularda bir parametreyi değiştirerek sorunu kökten çözeceğini sananlar aldanırlar.

Bu yüzden Karl Popper "Her karmaşık problemin basit bir çözümü vardır ve o çözüm yanlıştır" demiştir.

Tarih iyi niyetli fakat bilim ve akıl dışı "sihirli formüllerle" çözüm üretmeye çalışan devlet adamlarının fiyasko ile sonuçlanan ve büyük zararlara yol açan hatta toplumlarına felaketler yaşatan uygulamalarıyla doludur.

Birkaç örnek verelim:

·       Çin'in kurucusu Mao çok iyi niyetle 'İleriye Dönük Büyük Sıçrama' programının bir parçası olarak 'Dört Haşere' projesini uygulamaya başlar. Projeye göre, tarımsal üretime zarar verdiği düşünülen sivrisinekler, karasinekler, fareler ve serçelerle mücadele başlatılır. Projenin uygulamaya konulması sonucu 23 milyon kuş öldürüldükten sonra beklenmedik bir şey oluyor. Birdenbire ortaya böcek sürüleri çıkıyor. Peşinden çekirge istilası ve onun peşinden sümüklüböcek salgını baş gösteriyor. Kuşların kökü kazınmamış olsa bunları yiyeceklerdi ama ortada kuş kalmamıştır. Bu ekolojik felaket 1958-1961 arası görülen ve yaklaşık 30 milyon Çinlinin açlıktan ölmesine yol açan kıtlık tarihe geçti. Fakat Çin Komünist Partisi bu rezaleti bile başarı olarak pazarlamayı bildi.

·       R.T. Erdoğan "Nas politikasını" uygulamaya geçtiğinde çok iyi niyetli idi. O'na destek veren vatandaşlarımız da "Faiz sebep enflasyon sonuç" tezine inanıyorlardı. Faizler inecek, kurlar artmayacak, maliyetler ve enflasyon düşecek ve her şey ucuzlayacaktı. İthalat azalacak, ihracat artacaktı. Halkımızın alım gücü ve refahı iyileşecekti. 

Her şey tam tersi oldu. Sonunda faizler, enflasyon, kurlar birlikte patladı. Yoksulluk yaygınlaştı, derin yoksulluk arttı. Dünyanın en yüksek enflasyonu olan, ekonomik istikrarsızlık içinde bir ülke haline geldik. İyi niyetin yeterli olmadığını, "rasyonel olmadığını" yaşanan felaketle gördük. Ama iktidar bunu bile başarı gibi anlatmayı sürdürüyor.

·      AKP iktidarı boyunca alkollü içkilere olağanüstü vergiler uygulanmakta. Bunu yapan yöneticilerimizin çok "iyi niyetli" olduğundan, toplumumuzda alkollü içki tüketimini azaltmak ve insanlarımızı zararlarından korunmak olduğundan eminim. Ancak yapılan bütün zam ve konulan vergilere rağmen alkol tüketimi azalmıyor. Bunun yerine merdiven altında insan sağlığına çok zararlı metil alkolle yapılmış sahte içki oranı artıyor. Otellere dahi bunlar satılıyor. Sadece Ankara'da son 3 ayda sahte içki nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 109'u geçti. 

·      Cumhurbaşkanlığı Sistemine geçerken, "Türkiye parlamenter sistem içinde yaşadığı bütün sınırlamalardan kurtulacağı için hızlı ve etkin kararlar alabilecek" denildi. Böylece "daha etkin ve güçlü bir yönetimle, ekonomiden dış politikaya kadar her alanda müthiş bir başarı kazanacaktık." 

Bu "iyi niyetle" sistemi değiştirdik. Artık "Bir Cumhurbaşkanı seçiyoruz, geride kalan her şeyi Cumhurbaşkanı seçiyor." Fakat "Dünya lideri" sıfatı yakıştırılan CB yönetiminde, Cumhurbaşkanlığı Sistemine geçildikten sonra bütün parametreler kötüleşti. Türkiye ekonomi, dış politika, eğitim, sağlık gibi her alanda küme düştü. Yoksulluk, mutsuzluk, devletin kurumlarına ve birbirimize güvensizlik arttı.

·       YENİ SİHİRLİ FORMÜL: "TERÖRSÜZ TÜRKİYE"

Kolay çözüm ve sihirli formül peşindekiler şimdi de 40 yıllık "PKK terörü sorununu" bir kez daha sihirli formülle çözme peşinde. 

Örgütün terör yoluyla varmak istediği hedef şuydu: "Doğu ve Güneydoğu bölgesinde kurulacak Kürt federe devletini yönetmek, Türkiye'nin geride kalan kısmını da 'diğer halklarla' birlikte yönetmek." 

Şimdi ülkeyi yönetenler PKK taleplerinin önemli bir kısmını kabul ederek "Terörsüz Türkiye" yaratma sihirli formülüne sığındılar. 

*********************************

APTALLARIN VERDİĞİ ZARAR

Carlo Cipolla'nın tezine göre, İnsanlar dörde ayrılır: Saflar, zekiler, haydutlar ve aptallar.

Yaptığı eylemden zarar eden, ama bir başkasına da yarar sağlayanlara SAFLAR, yaptığı bir eylemden yarar sağlayan, aynı zamanda bir başkasının da yarar sağlamasına neden olanlara ZEKİLER,

Yaptığı eylemle kendine yarar sağlayan, başkasına da zarar verenlere HAYDUTLAR, kendisine hiçbir yarar sağlamadan, hatta bazen zarara uğrayarak başka birine zarar veren kişilere de APTALLAR diyoruz.

****

Toplum sadece zekilerden oluşsa, yani tutum, davranış ve eylemleriyle hem kendisine ve hem de başkalarına ve topluma yarar sağlayan insanlardan teşekkül etse ne kadar harika olurdu?

Hatta ZEKİLERİN yanında SAFLAR da olsa toplum çok fazla bir şey kaybetmeyebilirdi. Çünkü saflar kendilerine zarar verirken başkalarına ve topluma fayda sağlayan bir zümredir.

Fakat HAYDUTLAR zararlıdır. Çünkü kendilerine yarar sağlamak için başkalarına ve topluma zarar vermekten çekinmezler.

Belki şaşıracaksınız ama APTALLAR toplum için HAYDUTLARDAN daha zararlıdır. Haydut toplumda bir zarara yol açacağını bilmesine rağmen bencil bir içgüdüyle hareket eder. Fakat aptal insan başkalarına ve topluma zarar verirken mantıksız bir şekilde kendisinin de zarar göreceği şekilde davranır. Üstelik APTALLAR öngörülemez oldukları için en zararlı insan tipi olmaktadır.

****

"Terörsüz Türkiye" projesi kapsamında teröristlerle pazarlık yapanların ve onları destekleyenlerin içinde dört kategoriden de insanların olduğuna inanıyorum. Fakat beni en çok korkutan kesim iyi niyetli APTALLAR.

Bunlar ya zeki olmadıkları veya aklını, iradesini ve vicdanını birilerine teslim etmiş olmaları sebebiyle haydutları desteklerler. Bazıları da projenin "görünmez, yanılmaz, yenilmez bir devlet aklının eseri olduğu" zannı içindedirler. Bu sebeplerle doğrudan desteklemeseler de haydutlara karşı sessiz ve eylemsiz kalırlar.

Sessiz ve eylemsiz kalmanın sonucu da desteklemekten farksızdır. Zira "Kötülüğün kazanması için gereken tek şey, iyi insanların hiçbir şey yapmamasıdır." (Edmund Burke)

 

19 Mayıs 2025

Ruhittin Sönmez

Bu içerik size ne hissettirdi?

  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ÜZÜLDÜM
  • 0
    KIZDIM
  • 0
    ŞAŞIRDIM
  • 0
    BEĞENDİM
  • 0
    BEĞENMEDİM
  • 0
    GÜLDÜM
  • 0
    ALKIŞ

Yorumlar (0)

Bu içerik ile ilgili henüz yorum yazılmamış

Ruhittin Sönmez Diğer Yazıları

04
ARALIK

2025

Apo, Papa, Barzani: Üç ziyaret tek hedef

Ruhittin Sönmez'in 'Apo, Papa, Barzani: Üç ziyaret tek hedef' adlı köşe yazısı.... Devamı

01
ARALIK

2025

Sanayisizleşme devam ediyor

Ruhittin Sönmez'in 'Sanayisizleşme devam ediyor' adlı köşe yazısı... Devamı

27
KASIM

2025

İmralı sürecine toplumun rızası yok

Ruhittin Sönmez'in 'İmralı sürecine toplumun rızası yok' adlı köşe yazısı... Devamı

24
KASIM

2025

Yeni Cumhur İttifakının Öcalan Görüşmesi

Ruhittin Sönmez'in 'Yeni Cumhur İttifakının Öcalan Görüşmesi' adlı köşe yazısı... Devamı

17
KASIM

2025

İBB İddianamesi ve siyasetin finansmanı

Ruhittin Sönmez'in 'İBB İddianamesi ve siyasetin finansmanı' adlı köşe yazısı... Devamı

13
KASIM

2025

İman ölçer sahiplerine Nesimi'nin cevabı

Ruhittin Sönmez'in 'İman ölçer sahiplerine Nesimi'nin cevabı' adlı köşe yazısı... Devamı

10
KASIM

2025

Atatürk'ü camilerden kovma histerisi

Ruhittin Sönmez'in 'Atatürk'ü camilerden kovma histerisi' adlı köşe yazısı... Devamı

06
KASIM

2025

Yalanın normalleştiği ülke

Ruhittin Sönmez'in 'Yalanın normalleştiği ülke' adlı köşe yazısı... Devamı

03
KASIM

2025

Toplu iğne psikolojisi

Ruhittin Sönmez'in 'Toplu iğne psikolojisi' adlı köşe yazısı... Devamı

30
EKİM

2025

1948'den bugüne Filistin gerçeği

Ruhittin Sönmez'in '1948'den bugüne Filistin gerçeği' adlı köşe yazısı... Devamı

İlgili Haberler

AYSİAD üyeleri istişare toplantısında bir araya geldi
Bölgesel

AYSİAD üyeleri istişare toplantısında bir araya geldi

Aydın Yönetici, Sanayici ve İş Adamları Derneği (AYSİAD) üyeleri, istişare ve yeni üye katılım toplantısında bir araya gelirken, Dernek Başkanı Fırat Barışık; "Üyelerimizin menfaatleri için elimizden ne geliyorsa her zaman buradayız" dedi.

MAKÜ'de Yönetici Kadroya Liderlik Eğitimi Etkili Lider Olmanın Yolları
Bölgesel

MAKÜ'de Yönetici Kadroya Liderlik Eğitimi Etkili Lider Olmanın Yolları

Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde yöneticiler için düzenlenen liderlik eğitimi, Çukurova Üniversitesi'nden Prof. Dr. M. Azmi Yalçın’ın sunumuyla gerçekleştirildi. Eğitimde, etkili liderlik becerileri ve yönetici nitelikleri ele alındı; idarecilerin kendilerini geliştirmeleri için önemli ipuçları sunuldu.

Düzce Belediyesi Yöneticileri, İşçilerin Taleplerini Sahada Dinledi
Yaşam

Düzce Belediyesi Yöneticileri, İşçilerin Taleplerini Sahada Dinledi

Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, talimatı ile birlikte özellikle sahada çalışan ve belediyenin dışarıdaki vitrini konumunda olan personellerin bağlı olduğu şirket, birim müdürleri ve sendika yöneticileri, sahaya inerek işçilerin talep, öneri ve çözüm konusundaki fikirlerini dinledi.

Okula gittiğinde çocuğunu bulamayan veli okul yöneticilerine saldırdı
Bölgesel

Okula gittiğinde çocuğunu bulamayan veli okul yöneticilerine saldırdı

Maltepe'de okul ile birlikte geziye katılan öğrenci, velisini beklemeden eve gitti. Okula gittiğinde çocuğunu bulamayan veli ise güvenlik kamerası kayıtlarını incelemek istedi. Veli, görüntüleri polis eşliğinde izleyebileceğini söyleyen okul yöneticilerine saldırdı.

ZBEÜ'de Eğitim Yönetimi Doktora Programı Açılıyor!
Bölgesel

ZBEÜ'de Eğitim Yönetimi Doktora Programı Açılıyor!

ZBEÜ’nün, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına Sosyal Bilimler Enstitüsü bünyesinde Eğitim Yönetimi Doktora programının açılmasına yönelik teklifi kabul edildi.

Apartman yöneticisini öldürdü, tutuklandı!
3. Sayfa

Apartman yöneticisini öldürdü, tutuklandı!

Antalya’nın Alanya ilçesinde tartıştığı 4 çocuk babası apartman yöneticisini tabanca ile 12 el ateş ederek öldüren şahıs tutuklanarak ceza evine gönderildi.