Ruhittin Sönmez

Yalana dolana talana ödül

Ruhittin Sönmez'in 'Yalana dolana talana ödül' adlı köşe yazısı

Ruhittin Sönmez

Cumhur İttifakı adayı R. T. Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmasında Millet İttifakı partileri hakkında söylediği itham, hakaret ve iftira içerikli paylaşımlar çok etkili oldu.

"Onlar Kandil'den emir alıyorlar, biz Allah'tan emir alıyoruz."

"Onlar LGBT'ci." "Onlar Öcalan'ı serbest bırakacaklar" gibi sözlerle rakiplerini meydanlarda, cami avlularında yuhalattılar.

CHP adına yapılmış gibi "Sana Söz: Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu'da özerklik ilan edeceğiz." "Sana Söz: İktidara gelirsek oğlun isterse erkek arkadaşıyla evlilik yapabilecek" şeklinde iftira içeren sahte afişlerle bilboardları doldurdular.

Bu akıl almaz sözleri İçişleri Bakanı Süleyman Soylu meydanlarda seslendirdi. Hatta "Onlar insanlarla hayvanları evlendirecekler" boyutuna kadar taşıdı.

Koskoca Cumhurbaşkanı, montaj olduğunu bilerek, Kılıçdaroğlu ile PKK liderini birlikte "haydi" dedirten video izletti. Bu videonun montaj olduğunu itiraf ettikten sonra da (Kısıklı'daki zafer konuşmasında) aynı suçlamada bulundu.

Bunların hepsinin yalan olduğunu, hem kendileri biliyordu. Ve hem de onlara oy verenler.

Gelişmiş demokrasilerde toplumun hiç kabullenemediği olay kendisini yönetenlerin ve yönetmeye talip olanların yalan söylemesidir. Çünkü başka bir konuda da yalan söyleyerek kendilerini kandırabileceği ve millete yaptığı kötülükleri gizleyebileceğini düşünürler.

Bu ülkelerde yalan söyleyen, iftira eden ve yolsuzluklarla adı anılan kişilerin siyasi hayatı biter.

Bizde tam tersi oldu. Vatandaşlarımızın yarıdan çoğu bunlara ödül verdi.

"Sadece bir ihalede 1 milyar dolarlık rüşvet" iddialarının bile, daha önceki yolsuzluk iddiaları gibi, iktidara hiç zarar vermediği görüldü. Kimileri "iftira" saydı, kimileri "çalıyorlar ama çalışıyorlar", kimileri de "bizden olan iktidara zarar verecekse görmemek lazım" diye düşündüler.

Bunu yapanlar ise kendilerini herkesten daha Müslüman, daha milliyetçi, daha yerli ve milli saymaktalar.

*************************

BEKLENEN ZAM SAĞANAĞI

Seçim sonrası su, akaryakıt, sigara, zeytinyağı gibi onlarca kalem tüketim kalemlerine zamlar başladı. Dolar, Euro ve Altın fiyatları tırmanışa geçti. Uzun süre 19 TL mertebesinde baskılanan dolar kuru üç gün içinde 20,77 TL'ye, gram altın 1250 TL'den 1320 TL mertebesine çıktı.

Bunlar "beklenen" gelişmelerdi. Çünkü bütün ekonomistler ağız birliği etmişçesine, bu iktidar kazanırsa şerhiyle, seçimden sonra olacakları söylemişlerdi. "Daha bunlar iyi günlerimiz" diyorlardı.

Erdoğan ve Cumhur İttifakı kazandığı için aynı yönetim anlayışının devam edeceği varsayılıyor. Bu varsayımla "bunlar iyi günlerimiz" sözü halen geçerli.

****

Herkes biliyordu ki seçim öncesi, hükümet SEÇİM EKONOMİSİ uyguluyordu. Seçim yaklaştıkça dozu artan bir seçim ekonomisi ile ekonominin dengeleri bozuluyordu.

"Seçim ekonomisi" Mahfi Eğilmez'e göre, "siyasal iktidarın gelecek seçimlerde yeniden iktidara gelebilmek için, ekonominin araçlarını bu amaçla kullanması ve yönlendirmesi olarak tanımlanabilir."

"Memur maaş zamları, emekli maaşlarının artırılması, asgari ücretin yükseltilmesi, tarımsal destekler, vergi oranlarının düşürülmesi, vergi cezalarının affedilmesi, vergi ödemelerinin ertelenmesi, maliye politikasının seçim ekonomisine alet edilmesinin temel araçlarını oluşturuyor. Yüksek enflasyona karşın faizlerin artırılmaması, kredi genişlemesini teşvik edici uygulamalar, para arzının artırılması gibi uygulamalar da.

Bu uygulamalar demokrasinin fazla gelişmediği, şeffaflığın, hesap verilebilirliğin azaldığı ekonomilerde oldukça fazla yer tutuyor."

Bu düzenlemeler toplumda geçici rahatlama sağlıyor, enflasyonun tahribatını belli bir süre için kısmen hissettirmiyor. Elbette özellikle dar gelirlilerin böylesi krizlerde korunması gereklidir. Ancak yapılanlar belli bir hesaba kitaba dayanmadan sadece seçim kazanmaya yönelik düzenlemelerdi.

****

Seçim öncesi, dolar kurunu 19 TL mertebesinde sabit tutabilmek için, BAE, Katar gibi ülkelerin depo ettiği ödünç dövizler yanında hazinedeki altınlar bile satıldı. Ödünç döviz depolamalar (swap) ve Rusya'nın doğalgaz alacaklarını ertelemesinin maliyetinin ne olduğunu bilmiyoruz. Ama ağır bir maliyeti olduğunu tahmin edebiliyoruz.

Bunu niye yaptılar? Seçim sürecinde devletin kontrolü dışındaki her şeyin fiyatı döviz fiyatından çok arttı. Yani enflasyon oranının altında kalan döviz kuru artışının mevcut yerinde kalamayacağı belliydi.

Nitekim şimdi piyasalar dolar kurunun 25-28 TL olacağını kabul etmiş görünüyor.

Türk Lirası sonbahardan sonra daha da hızlanan bir değer kaybı yaşayacak. Şimdiden 1 dolar eşittir 40 TL'yi telaffuz edenler var.

****

Bunlara Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) için yapılan seçim düzenlemesi gibi konuları da ekleyebiliriz. Bence de EYT düzenlemesi bir hakkın teslimidir. Ancak RTE'nin daha önceki ifadeleri farklıydı.

"Tutturmuş erken emeklilik, İskandinav ülkelerinin çoğu bu yöntemle battı. Niye erken emeklilik, ne zaman emekli olacaksa o zaman olsun. Hak ettiği parayı alsın. Bu hesap yanlış hesaptır, seçim kaybetsek de ben bu işte yokum. Biz bunu politik hesaplarla yapmayız ve yapmayacağız da."

Erdoğan bu ve "Biz ekonomide kurtuluş savaşı verdiğimiz dönemde böyle bir yükü ülkemizin sırtına bindirmeye hakkımız yok" gibi sözlerini seçim kazanabilmek uğruna unuttu.

*************************

BEKA SORUNU

Depremzedelere bir yıl içinde verileceği belirtilen 650 bin konut, İstanbul'da 1 milyon depreme dayanıksız konutun yenilenmesi ve enflasyonun bir yıl içinde tek haneye düşürüleceği vaatlerinin gerçekleşme ihtimali yok gibi.

13 milyon civarındaki sığınmacılar ve kaçak gelenlerin ülkelerine gönderilmesi de bu iktidar döneminde mümkün olmayacak.

Hukuk devleti, güçlü ekonomi, ileri demokrasi hayallerimiz de bir başka bahara kalacak; eğitilmiş insanlarımızın yurtdışına göç gayretleri devam edecek.

Bunları RTE'ye oy verenler de biliyor.

Toplumdaki "Orta Direk" kaybolmak üzere, bunlar yeni yoksul sınıfı oluşturmakta. "Açlık sınırı" mertebesinde yaşayanların oranı yükselmeye devam ediyor. Çocuklarımız iyi beslenememekten dolayı zekâ geriliği ve sağlık sorunları artıyor.

Bunlar sanki bir "Beka Sorunu" değilmiş gibi....

"Aç kalırız, ülkemizin bölünmesine izin vermeyiz" gibi mesnetsiz bir slogana kapılıp oy verdiler.

Ne diyelim, "hayırlara vesile olsun."

 

Ruhittin Sönmez

01 Haziran 2023

Bu içerik size ne hissettirdi?

  • 2
    KIZDIM
  • 1
    ŞAŞIRDIM
  • 1
    BEĞENDİM
  • 1
    BEĞENMEDİM
  • 1
    GÜLDÜM
  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ÜZÜLDÜM
  • 0
    ALKIŞ

Yorumlar (0)

Bu içerik ile ilgili henüz yorum yazılmamış

Ruhittin Sönmez Diğer Yazıları

15
NİSAN

2024

İYİ Parti ve AK Parti'de değişim şart

Ruhittin Sönmez'in 'İYİ Parti ve AK Parti'de değişim şart' adlı köşe yazısı Devamı

04
NİSAN

2024

İYİ Parti ve Meral Akşener

Ruhittin Sönmez'in 'İYİ Parti ve Meral Akşener' adlı köşe yazısı Devamı

02
NİSAN

2024

Yumuşak atın çiftesi pek oldu

Ruhittin Sönmez'in 'Yumuşak atın çiftesi pek oldu' adlı köşe yazısı Devamı

28
MART

2024

Ramazan'da siyasi ahlak

Ruhittin Sönmez'in 'Ramazan'da siyasi ahlak' adlı köşe yazısı. Ramazan ayının feyiz ve bereketinden anlamamız gereken ilk şey, yaptığımız ibadetlerin ahlakımızı güzelleştirmesi gerektiğidir. Peki ya siyasetçiler? Ramazan'da siyasi ahlak da artmalı mı? Ruhittin Sönmez'in yazısı. Devamı

25
MART

2024

Seçimin kaderi emeklilerin elinde

Ruhittin Sönmez'in 'Seçimin kaderi emeklilerin elinde' adlı köşe yazısı Devamı

22
MART

2024

MHP ile AKP neden birleşmiyor?

Ruhittin Sönmez'in 'MHP ile AKP neden birleşmiyor?' adlı köşe yazısı Devamı

18
MART

2024

Emanetçiler mallarını açıklasın

Ruhittin Sönmez'in 'Emanetçiler mallarını açıklasın' adlı köşe yazısı Devamı

15
MART

2024

Kandır(ma) bizi ey iktidar

Ruhittin Sönmez'in 'Kandır(ma) bizi ey iktidar' adlı köşe yazısı Devamı

11
MART

2024

Ramazan Ayında siyaset

Ruhittin Sönmez'in 'Ramazan Ayında siyaset' adlı köşe yazısı. Ruhittin Sönmez'in yazısı, Ramazan ayının siyasi amaçlar için kullanımı üzerine bir incelemedir. Yazar, iktidar partisinin Ramazan'ı siyasi çıkarları için nasıl kullandığını ve bunun İslam'ın gerçek ilkelerine aykırı olduğunu savunuyor. Devamı

04
MART

2024

Kurumlar var işlevsiz, kurallar var geçersiz

Ruhittin Sönmez'in 'Kurumlar var işlevsiz, kurallar var geçersiz' adlı köşe yazısı Devamı

İlgili Haberler

Erdoğan'ın göreve başlamasıyla 100 pare top atışı
Bölgesel

Erdoğan'ın göreve başlamasıyla 100 pare top atışı

Antalya’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yemin töreni dolayısıyla Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın 2 fırkateyni 101 pare top atışı gerçekleştirdi. İşte detaylar...

Cumhurbaşkanı Erdoğan yemin etti, resmen göreve başladı
Bölgesel

Cumhurbaşkanı Erdoğan yemin etti, resmen göreve başladı

28 Mayıs seçiminde bir kez daha Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan Meclis'te düzenlenen törende yemin ederek resmen görevine başladı.

Ak Parti Burdur İl Başkanlığından seçim kutlaması
Bölgesel

Ak Parti Burdur İl Başkanlığından seçim kutlaması

İkinci tur Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Recep Tayyip Erdoğan'ın kazanmasının ardından Ak Parti Burdur İl Başkanlığı önünde kutlama hazırlıkları başladı

Bucak Cumhuriyet Meydanında seçim kutlaması
Bölgesel

Bucak Cumhuriyet Meydanında seçim kutlaması

İkinci tur Cumhurbaşkanlığı seçimini Recep Tayyip Erdoğan'ın kazanmasının ardından, Burdur'un Bucak ilçesinde kutlama programı düzenlendi. İşte detaylar...

Cumhurbaşkanlığı Resmi Olmayan ilk sonuçlar
Yaşam

Cumhurbaşkanlığı Resmi Olmayan ilk sonuçlar

RESMİ OLMAYAN CUMHURBAŞKANLIĞI İLK SEÇİM SONUÇLARI A.A Seçim sonuçları açılan sandık yüzde 55

Burdur'da Recep Tayyip Erdoğan konvoyu
Etkinlik

Burdur'da Recep Tayyip Erdoğan konvoyu

AK Parti Burdur teşkilatlarınca ikinci tur Cumhurbaşkanı Seçimi öncesi araçlarla şehir turu atıldı.